Kadir Abinin Mitingleri Hayal Kırıklıkları yaşatıyor

 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kadir Topbaş 

Tam 149 adet sıfır model Belediye Otobüsü ile Boykoza arzı endam ettiler.

Kadir abi kürsüde ama otobüslerle meydana gelenlerden başka galiba meydanda bir kişi yok sanki



 

Belediye önü ve Balıkçılık Okulu Park yerine zor sığdırılan büyük bir otobüs filosu ile…

 

Belli ki, artık Beykoz Çantada Keklik değil…

 

Daha da fazla belli olan; kos koca büyük şehir belediye başkanı bunca zahmete katlanıp, bunca masraf yapmasına rağmen mitinge katılan Beykozluların inanılmaz azlığı idi…

 

İki gün önce, oldukça soğuk havada yapılan “Hamsi Şenliği” bile çok daha fazla kalabalıktı.

 

Zaten tüm kamuoyu yoklamaları; Mustafa Sarıgül’ün öne geçtiğini çoktan açıkladı.

 

Doğrusu siyasal konjektür, bu büyük yarışın her geçen gün Kadir Topbaş aleyhine gelişeceğini gösteriyor.

 

Çok yüksek bir ihtimalle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın değişmesine iki, aydan az bir zaman kaldı da diyebiliriz.

 

Beklenen ve tüm emareleriyle görünen o ki; 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerde Kadir Topbaş, belki de Bedrettin Dalan’dan bile daha trajik bir sürpriz yaşayabilir.

 

Yine de sonucu ALLAH bilir.

 

Fakat 149 Otobüs değil, 1490 otobüsle İstanbul’un tüm ilçelerini dolaşsa; kanımca akıl ve bilim gösteriyor ki; Kadir Topbaş ve Yücel Çelikbilek’in bu seçimlerden kazançlı çıkması pek mümkün değil.

 

Gerekçemiz mi?

 

Hangi birini yazalım ki?

 

2-B- Komedisini mi; Trafik ve çarpık yapılaşmayı mı? İşsizliği ve partizanlığı mı?

 

Gezi Olaylarının ortya çıkış nedenlerini mi; 17 Aralık Yolsuzluk ve Hırsızlık vukuatları ve ayakkabı kutusundakileri tüm dünyanın öğrenmesini mi?

Cemaat ile yaşadığı belden aşağı kavgaları mı, ABD, AB VE ORTADOĞU’ DA İÇİNE DÜŞTÜĞÜ BATAĞI MI?

 

Deniz Feneri mi; Başbakan hakkında hazırlanan evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık iddiaları mı?

 

Yoksa eğitimini bursla tamamlayan Başbakan’ın 25 yaşındaki oğlunun 6′yı bulan gemiciklerini mi?

 

Mantar gibi ortaya çıkan villalar, çiftlikler, şirketler ve yüz milyarlardan fazla olduğu iddia edilen gizli paraları mı?

 

Ya da Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlunun Cumhuriyet Savcılığı tarafından hakkında çıkarılan arama emrine rağmen 1 ay boyunca babasının yanına sığınmasını mı?

 

Vallahi yazacak daha yüzlerce gerekçe var ama milett çoğunu biliyor zaten

 

Kısacası galiba Deniz bitti..

 

Ne Taahhütname ile yapılacak Tapu Satışları, kömür, erzak dağıtışları artık karaya oturmalarına engel olamayacak gibi, görünüyor.

 

Böyle düşünmemin en önemli nedenlerinden biri de; ülkemizde sık, sık yapılan kamuoyu yoklamalarıdır.

 

İşte zurnanın zırt dediği yer de burasıdır:

 

Bunca zaman kamuoyu yoklamalarında çok fazla yanılmayan hatta SONAR ARAŞTIRMA gibi çok isabetli sonuçlar çıkaran şirketlere rağmen Başbakan’ın bile dikkatinden kaçan çok önemli bir nokta var:

 

O’da şudur:

Sanat, spor, kültür ve sosyal sorunlarda anket yapılan insanlara isimleri, soyadları ve telefon numaraları sorulması bir sorun yaratmaz ama siyasi bir ankette isim, soyadı ve telefon numarası sorduğunuz zaman; muhtemelen bu baskıcı iktidara karşı olduğu halde bunu açıkça söyleyemeyecek çok seçmen var.

 

Çok da haklılar, bunca baskılar, sansürler ve ekonomik linçler varken; insanlar gerçek düşüncelerini nasıl ifade etsinler ki?

Ya oğlu işten uzaklaştırılr, kızı sürgün olursa?

Ya kömür, erzak vs. yardımı kesilirse?

Ya devletle olan işleri aksarsa?

Ya inşaatı yarım kalırsa?

Yine say, say bitmez bu siyasal nedenlerle AKP’nin bugünkü oyu; kesinlikle yüzde 30′larda bile değildir…

http://www.beykozses.net/fiyasko-miting.html

 

 

Yaşayıp göreceğiz…Hxh3wjLVA" frameborder="0" allowfullscreen>