KANAL-İSTANBUL (2)

Boğazlar sözleşmesi özetle der ki: Barış zamanı tüm gemiler boğazdan gelir geçerler.

Yabancı gemilerin personeli olurda hasta olursa tedavi ettirip gönderilir..

Gemilerin geçiş güvenliğinden Türkiye sorumludur.

Savaşta ise:

Türkiye ile açıktan savaşan ülke gemileri hariç boğazdan elini kolunu sallayarak geçerler.

Ve sözleşmede öyle bir madde var ki, dünya durdukça ilk madde geçerlidir.

İlk madde ise özetle yazdıklarımı kapsıyor..

Kısaca boğazdan geçen gemileri zengin amcalar yalının penceresinden seyir ederken peşinde bıraktıkları köpükleri izlerler.

Güzel manzaradır..

Kafan da güzelse ayrı güzel...

Adamlar bize geçiş güvenliği için bile ücret ödemeyi kabul etmemişler.

Tablo acı mı.?

Evet acı.?

Peki ne yapmamız lazım.?

Atatürk’ün açtığı içinde ağır sanayisinden tütününe kadar olan kırka yakın ağır sanayi fabrikasını 1040 a çıkarmamız lazımdı ama olanı da sattık...

Napalım .?

Yeni bir kanal açalım, açalımda nasıl açalım....

90-100 milyar dolar gibi rakamlardan söz ediliyor mu.?

Evet.

Bizde o kadar para var mı.?

Söylentilere göre ihtiyat akçesine bile göz diktik ki, öyle bir para yok.

Kasada olanı boğaza harcarsak boğazımız aç kalır mı.?

Kalır.!

Camilerde ki görevli arkadaşlar mealen diyor ki; “elektrik hususunda tasarrufa gidin, paramız yok, siz bari bizdensiniz” dediler.

Merkez bankasının parasını tamamen kullanırsak sıradan bir yahudi iş adamının elinde oyuncak olur muyuz.?

Oluruz.?

Efendiler bunu düşünmüştür ama “kandırıldık” korkum ile, asr suresinden aldığım yetki ile uyarayım..

Yap-işlet devret ile yaparsan, diğer yap-işlet köprü ve yollar gibi zarar ederse ve parasını biz ödemek zorunda kalırsak, bu millet bu yükün altından kalkabilir mi.?

Millete sormak lazım.?

Hadi halk oylamasına.....

Efendim gemilerden geçiş ücreti alacakmışız...

En yetkili ağızdan parlementer sistem düşmanı, başkanlık sistemi mimarı, Barbaros Şansal’ın manevi amcası anayasa profesörü Burhan Kuzu, öyle dedi....

Ya amca soruyorum şimdi size.?

(Barbaros gibi)

Bir papaz hadisesi oldu ki, vermeyiz dediğimiz onur meselesi yaptığımız ajan papazı özel uçakla evine gönderdik..

Biz mi bu durumda boğazdan kimseyi geçirmicez...

İsterim ki olsun ama nasıl olcak....?

Ya Amerika swift numarası vermese, baba oğluna dolar gönderemiyor..

Dünya ticaretide dolarla dönüyor değil mi.?

İslam ülkeleri rezerv para olarak altına geçti de haberimiz mi yok.?

Neden aklımızla alay ediyorsun amca...

Tarihte Amerika’yı haraca bağlamışız doğru ama şimdi öyle gücümüz yok...

Bak Putin Rusya’yı 20 yılda nerden nereye getirdi..

Kandırılmadı adam hiç..

Milliyetçilik sayesinde Rusları birleştirdi..

Hemde bizim fırsat buldukça küfür ettiğimiz Atatürk’ü örnek alarak...

Lütfen dinle....

Olmaz böyle olmaz...

Güçlü olursanız uluslararası hukuk falanda tanımazsınız...

Zira uluslararası hukuk güçlülerin hukukundan ibaret....

Yani dünya beşten büyük....

Ya ne yapalım.?

O kadar parayı eğitime verelim köylerde okullar tekrar hayata geçsin, köy enstitülerini tekrar açalım..

Tarımda ve hayvancılıkta dışa bağımlılıktan tamamen kurtulalım...

Her köylümüz bir ziraat mühendisi kadar teorik bileğiye sahip olsun sonra bilgiyi hayatla yüzleştirsin...

Milli hedef koyup büyüyelim..

Katarlının parası, Katarlının olsun.

Yabancı sermaye yabancıdır..

Paranın dini imanı Tanrı’sı olmaz..

Adı üstünde para....

Madde ile mana bir yerde olamaz zaten.....

Biz bize yeteriz....

Eğer biz bize yetersek, O’nlar bize gelir. 

Yoksa şu düzende, kim Amerika ile düşman olmak ister...

Aklı işletelim.....

Sayın Başkan:

Öğretmeninden mühendisine kadar zor imkanlarla yetiştirdiğimiz gençleri, gece sokakta gezme bekçisi yapmak yerine, eğitim ordusuna katmayı, dünyaya eğitilmiş iş gücü ile “bizde varız” demeyi göze alamayanlar, ya eğitimli insanlardan korkan, ya da hakikati göremeyenlerdir...

Eğitilmiş insanların diyarında her bireye bekçi değil vicdan verirsiniz.

Ve gecenin en siyahında zifiri karanlıkta karataşın üzerindeki kara karıncayı gören Allah, o bireyin vicdanında hakim,savcı, polis, bekçi hülâsa adalettir..

Zaten Allah adalette değil midir.?

Burada da tren kaçtı, Kanalistanbul’da bari kaçmasın...

Etmeyin.!

Size muhalefet bir şey demiyor farkındayım..

Gördük işte İmamoğlu’nu.!

Ben sizi Allah hakkı için tefekküre davet ediyorum...

Doğru yolda olana selam olsun..!