Dünden bugüne
İLİM YAYMA CEMİYETİ
Türkiye’de çok partili sisteme geçildikten sonra ekonomik, siyasî ve
kültürel hayatta önemli ve müspet gelişmeler yaşanmaya başlamıştı.
Toplumun, ehemmiyet ve âciliyetine binaen çözüm beklediği meseleler
arasında yer alan din eğitimi ve hizmetleri, sosyal yardımlaşma ve
dayanışmanın tesisi gibi konularda atılan adımlar, bu müspet gelişmeler
arasında bulunmaktaydı.
Nitekim İstanbul Sirkeci ’de bir araya gelen 68 mümtaz hayırsever ve
vatanperver insan da, millî ve manevî değerlerimizi ihya ederek geleceğe
taşımak, ilim ve irfan çalışmalarını destekleyerek yaygınlaştırmak için
11 Ekim 1951 tarihinde İlim Yayma Cemiyeti'ni kurmuştu.
Cemiyetimizin ilk Yönetim Kurulu, şu muhterem zatlardan oluşmaktaydı:
Av. Seniyüddin BAŞAK (Başkan), Vehbi BİLİMER (Başkan Vekili), Nazif
ÇELEBİ (Umumî Kâtip), Cemalettin TUNÇ (Muhasip), Yusuf TÜREL (Üye),
Hamid ÇAĞIL (Üye), Mazhar SÜNDÜS (Üye).
Cemiyetimiz, kuruluşunun hemen ardından, Maarif Vekâleti’nin (Milli
Eğitim Bakanlığı’nın) talebi ve okulun ilk müdürü olan (merhum)
Celâlettin Ökten’in (Celâl Hoca) gayretleriyle, 17 Ekim 1951’de
İstanbul’un Samatya-Etyemez semtinde ilk İmam-Hatip Okulu’nu açmıştır.
İlim Yayma Cemiyeti, kuruluşundan iki yıl kadar sonra, o güne dek
yaptığı ve ileride yapacağına kanaat getirilen çalışmalar ve hizmetler
sebebiyle 10.02.1953 tarih, 4/169 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile
“umumî hizmetlere hâdim” (kamu yararına faaliyet gösteren) dernek
statüsünü kazanmıştır.
Cemiyetimiz, toplumun mevcut ve gelecekteki ihtiyaçları doğrultusunda
hizmetlerini sürdürmüştür. İmam-Hatip Okulları’na yönelik her geçen gün
artan talep üzerine bilahare İstanbul’un Vefa semtinde kiralamış olduğu
konağın da ihtiyacı karşılamaması sebebiyle, günümüzde de öğretime devam
eden İstanbul İmam-Hatip Lisesi binası ve öğrenci yurdunun inşasına
başlamıştır. Büyük gayretlerle kısa bir sürede tamamlanan bina, 1958
yılında, dönemin Başbakanı (merhum) Adnan Menderes tarafından açılışı
yapılarak hizmete girmiştir.
İlim Yayma Cemiyeti, orta öğrenim için inşa ettiği okul ve yurt
binalarını hizmete sunmanın yanı sıra, yüksek öğrenim öğrencileri için
de çeşitli yerlerde yurtlar açmış; ayrıca, imkânsızlıklar içerisindeki
kabiliyetli öğrencileri desteklemek için (1963 yılından itibaren)
burslar vermeye başlamıştır.
Cemiyetimiz, aynı hizmet anlayışı çerçevesinde 1973 yılında İlim Yayma
Vakfı’nı kurmuş; böylece yüksek lisans ve doktora öğrenimini özellikle
teşvik edip desteklemeyi hedeflemiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, 29 Mayıs 1996 tarihinde İlim Yayma
Cemiyeti’ne bir şükran plaketi sunmuş; ayrıca hazırlanan belgede, “Türk
Milli Eğitimine yapmış olduğunuz katkı her türlü övgü ve takdirin
üzerindedir. Bu değerli hizmetiniz, mutlu ve kalkınmış Büyük Türkiye
idealinin anıtı olarak daima şükranla anılacaktır...” ifadelerine yer
verilmiştir.
Yarım asrı aşan bir süredir nice hayırlı, bereketli ve güzel hizmetlere
vesile olan İlim Yayma Cemiyeti günümüzde, Edirne’den Van’a kadar,
Türkiye genelindeki şubeleri, öğrenci yurtları ve verdiği burslarıyla
eğitim alanındaki çalışmalarını sürdürmeye devam etmektedir.
Milletimizin ve hakkın hizmetinde olmakla iftihar eden İlim Yayma
Cemiyeti mensupları, toplumun en seçkin hizmet insanları olmak için dün
olduğu gibi bugün de gayret göstermektedirler.
http://www.iyc.org.tr/?q=3&h=247
Darüşşafaka, Tarihi
Darüşşafaka, İstanbul'da kuruluşu 1863 yılına dayanan parasız yatılı,
karma öğretim kurumudur.
Kelime anlamı Şefkat Yuvası'dır. Babasını kaybetmiş, yetenekli, maddi
olanakları yetersiz çocuklara hizmet verir. "Eğitimde fırsat eşitliği"
sağlama ilkesini amaçlayan kurumda, ilköğrenim dördüncü sınıftan liseyi
bitirene kadar eğitim verilmektedir. Öğrenciler, her yıl ülke çapında
düzenlenen sınavla seçilir. 1955 yılından beri İngilizce ağırlıklı
eğitim verir.
30 Mart 1863 tarihli Padişah fermanı ile kurulan ve Osmanlı Devleti’nde
eğitim alanındaki ilk sivil toplum hareketi sayılan "Cemiyet-i
Tedrisiyye-i İslamiye"nin (İslam Okutma Kurumu) Kapalıçarşı'daki
çırakları eğitmek için yürüttükleri çalışmaların başarılı olması üzerine
eğitimin kapsamı değiştirilmiş ve okul, Fatih’te inşa edilen binasında
1873 yılında faaliyete geçmiştir.
Eğitim içeriği kuruluşundan beri çağın gereklerine göre değişen ve kimi
zaman telgraf mühendisi, kimi zaman öğretmen yetiştiren bir okul işlevi
gören bu kurumdan 1873-1884 yılları arasında mezun olanlar yüksekokul
mezunu sayılmıştır. Günümüzde okul, eğitimi Maslak’taki binasında
sürdürür; lise bölümü "Özel Darüşşafaka Lisesi" adını taşır ve Anadolu
Lisesi statüsündedir. Öğrencilere sunduğu eğitim ve sosyal imkanlar
açısından ülkenin en iyi eğitim kurumlarından birisi kabul edilir
Tarihçe
Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye'nin faaliyetleri
Darüşşafaka’nın temelinde, Osmanlı döneminde Müslümanların kurduğu ilk
eğitim-öğretim derneği olan “Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye” yatar. Bu
kuruluşun başlıca hedefi "'’Osmanlı toplumunda İslam unsurunun, modern
yaşamın gerektirdiği bilgilerle donatılarak gelişmesi"’dir.
Dâire-i Askeriyye rûznâmçecisi Yusuf Ziya Bey’in (sonradan Paşa – Maliye
Nazırı, Yusuf Ziya Paşa), Ahmet Muhtar Bey (sonradan Paşa – Sadrazam,
Gazi Ahmet Muhtar Paşa), Vidinli Tevfik Bey (sonradan Paşa, Vidinli
Tevfik Paşa), Sakızlı Es'at Bey (sonradan Paşa – Sadrâzam, Sakızlı Esat
Paşa) ve Trabzonlu Ali Nâki Efendi (sonradan Trabzon mebusu, Şeyh-ül
Mebusin) gibi kişilerle birlikte kuruluş başvurusunu yaptıkları
Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslâmiye, Hicrî 21 Şevval 1280 - Rumî 18 Mart
1280 - Milâdî 30 Mart 1864 (kurumun resmî kabulüne göre 30 Mart 1863)
tarihli Padişah fermanı ile onaylanmasından sonra çalışmalarına başladı.
İlk girişimleri, Beyazıt, Koska’da Valide Mektebi (Emetullah Kadın
Mektebi)’ni açmak idi. Bu girişim Ebubekir Paşa Mektebinde şube açılarak
ilerletildi.
İlk gelirini Çarşı’da bulunan 105 dükkânın kirasının bağlanmasıyla
oluşturan cemiyet, zamanla devletin, yüksek devlet memurlarının, esnafın
ve halkın değişik kesimlerinden pek çok vatandaşın yaptığı bağışlarla
gitgide büyüdü.
Cemiyetin gelişmesiyle birlikte daha büyük ölçekli bir okulun kurulması
gündeme alındı. Seçenekler arasından Fransa’daki “Prytanéé Militarie De
La Fleshe” denemesi örnek alınarak, kız-erkek İslam yetimlerinin eğitim
görecekleri Darüşşafaka kuruldu. 28 Haziran 1873’te eğitime başladı.
Tanzimat devinde, rüştiyelerin nitelikli memur yetiştirmekte yetersiz
kaldığı görüşünden hareketle açılan bir dizi üst kademe okuldan birisi
odu. Mezunlar, yüksekokul mezunu kabul edilmekte idi.
Kuruluşundaki İslam öğesinin sebepleri
Okulun kurulduğu Tanzimat döneminde “Osmanlılık” yeniden yorumlanmakta
idi. “Yeni Osmanlılar”, başta eğitim olmak üzere tüm alanlarda
gayrimüslim halklarla rekabete girişmişlerdi. O dönemde hükümetin
denetimi dışında kalan, Rum Ortodoks, Ermeni ve Yahudi toplumuna ait
yaklaşık 10.000 okulda eğitim sürmekteydi. Osmanlı Devleti kendisini
denetim-dışı okulların olumsuz etkilerinden korumak ve sivil
bürokrasinin iyi eğitilmiş insan gücü ihtiyacını karşılamak üzere eğitim
örgütlenmesi yaygınlaştırdı, denetim dışı kalan eğitim kuruluşlarına
sınırlamalar getirdi. Denetim dışındaki gayrimüslüm okulların öğrenci
seçimlerine kısıtlamalar getirmek, Osmanlı okullarında ön eğitim şartı
uygulaması ve izinsiz açılan misyoner okullarının kapatılması, Müslüman
çocuklarının yabancı ve azınlık okullarında eğitim görmesinin teşvik
edilmesi gibi uygulamalar, toplumun gayrimüslim unsurlarının direnciyle
karşılaştı. Cemiyet-i Tedrisiye-i İslamiye’nin bu dönemde özgün bir
model olan Darüşşafaka’yı kurması, açıklanan bu tarihsel çerçevede
gerçekleşmiştir. Oluşturulan Darüşşafaka modeli eğitimde fırsat
eşitliğini hedefleyen sosyal dayanışmacı yönüyle tarihimizde bir ilktir.
Okul Binası
Fatih’te inşa edilen okul binası, devletten halka yaygın bir bağışla
gerçekleştirildi. Mimarı, Ohannes Kalfa idi. O yıllarda eski konak ve
kışla yapıları okul olarak kullanılırdı. Yaptırılan Bina, okul olarak
tasarlanmış ilk yapılardan birisi oldu. Mimarisi, kız ve erkek
öğrencilerin bir arada okumasına olanak sağlayacak şekilde düzenlendi.
Kız ve erkek öğrenciler için iki ayrı giriş yapıldı. Ancak karma sisteme
geçiş, çok daha sonra gerçekleştirilebildi, okul 1974’e kadar sadece
erkek öğrencilere hizmet verdi. Eğitim, 1994 yılına kadar Fatih’teki
binada sürdürüldü. Binanın bulunduğu araziye 1953 (mimarı Emin Onat) ve
1973 yıllarında birer bina daha inşa edildi. Bu üç binanın bulunduğu
kampüs, 1994 yılında Ziraat Bankası’na satıldı. Okul, Maslak’ta yeni bir
binaya taşındı. Günümzüde Fatih’teki okul arazisi ve binası Hazine’ye
devredilmiş ve Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edilmiştir[2]
Öğrenci Seçimi
Darüşşafaka 1873’de belli bir eleme yöntemiyle öğrenci alımına başladı
ancak öğrencilerin okula nasıl seçildikleri bilinmemektedir.
Öğrencilerin %63’ünün İstanbul kökenli idi ve büyük oranda okulun yakın
çevresi olan Fatih ve Eminönü semtlerinden gelmekteydi. Ancak %20’ye
varan bir oranda da özellikle 19. yüzyılda Osmanlı hâkimiyetinden çıkmış
olan bölgelerden gelenlerin yoğunlaştı. Bu öğrencilerin okula giriş
tarihleri genellikle Balkanlardaki askeri yenilgileri takip etmiştir.
Darüşşafaka’nın Anadolu ve uzak Osmanlı eyaletlerinden seçilen
öğrenciler %40’a yakın bir oran oluşturmaktadır. Memleketlerinden, aile
ve sosyo-kültürel ortamlarından büyük ölçüde kopan bu çocuklar
Darüşşafaka’ya kuvvetle bağlanmaktaydı. Bu bağlılık okula yüklenen işlev
ve hedeflere bağlılık olarak devam etmiştir. Böylece bir anlamda
bürokrasinin insan kaynakları bu sadık gençler tarafından garantilenmiş
olmaktadır. Bu yönleriyle Darüşşafaka modeli kimilerince klasik
“devşirme” yöntemine benzetilir.
Cumhuriyet döneminde Darüşşafaka
Darüşşafaka, cumhuriyetin kurulması ile hızlanan sosyo-ekonomik değişime
uyum sağlayarak toplumsal işlevini devam ettirdi. Cumhuriyet dönemindeki
en önemli değişim 1955 yılında İngilizce tedrisata geçilmesi ve 1971’de
kız öğrencilerin de kabul edilmeye başlanması oldu.
Mezunlara dair bilgiler
Okul, ilk mezunlarını 1881 yılında verdi. 1881-1927 döneminde
mezunlarının %25’i telgraf ve posta nazırlıklarında, %15’i öğretmen
olarak, %13’ü de gümrüklerde görevlidir. Hükümet, Düyun-u Umumiye
örgütünün muhalefetine karşın gümrük sisteminde reformlar
gerçekleştirmek üzere çalışmalara girişmiş; reformların uygulanmasında
bürokratlara düşen payın önemini düşünerek seçkin bir kadrolaşmaya
gitmiştir. Darüşşafakalılar bu kadrolaşma içinde de yoğun olarak yer
almışlardır.
Telgraf Okulu olarak Darüşşafaka [değiştir]Telgraf, imparatorluğa
1854’de Kırım Savaşı ile birlikte girmiş, 1860 yılında hayatı kısa süren
“Telgraf Mülazım Mektebi” kurulmuştu. 1880’de telgrafçıların, en
gelişmiş eğitim kurumları olan Galatasaray ve Darüşşafaka’da yetişmesi
hedeflenmiş, ancak Galatasaray’ın elit kökenli öğrencileri telgraf
memuru olmaya yanaşmayınca Darüşşafaka aynı yıl programına elektrik
derslerini dahil etmiş, matematik ve fizik eğitimine ağırlık vererek iki
yıl içinde telgraf fen mektebine dönüşmüştür.
Muallimhane olarak Darüşşafaka
Zamanla ilk ve orta öğretim kurumları yaygınlaşarak tüm imparatorluğu
kaplar hale gelmişti. En çok gereksinim duyulan mesleklerden biri de
öğretmenlik idi. Bu dönemde Darüşşafaka, öğretmen yetiştiren bir okul (muallimhane)
haline dönüştü.
Kısacası Osmanlı devrinde Darüşşafakalılar, sivil bürokrasi neye
gereksinim duyduysa oraya yönlendirilmiş ve nitelikli kadrolarda
istihdam edilmişlerdir.
Cumhuriyet devrinde mezunlar
Mezunlar, “telgrafçılık ve gümrükçülük” örneğinde olduğu gibi bir tercih
zorlaması olmaksızın, ön plana çıkan meslek dallarına eğilim
gösterdiler. Özel sektörde veya kendi hesabına çalışanların oranı
1928-1961 döneminde %46’ya, 1962-1986 döneminde ise %80’e ulaştı. Özel
ve kamu sektöründe üst kademe yöneticisi konumundaki Darüşşafakalıların
oranı, giderek özel sektöre kaydı. Ekonomi, işletme, pazarlama,
bankacılık gibi ekonomik gelişmelere paralel olarak ön plana çıkan
alanlarda çalışanların oranı 1928-1961 dönemi mezunlarında %17 iken,
1962-1986 döneminde bu oran %30’a çıktı.
Darüşşafaka Tarihçesinin Ana Hatları
1863-1864 Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslâmiye’nin kuruluşu
1865 İlk eğitim-öğretim çalışmaları
1871-1873 Darüşşafaka’nın Kuruluşu ve Eğitim-Öğretime Başlaması
1903 CTİ'nin kapatılması ve Darüşşafaka'nın Maarif Nezareti'ne
bağlanması
1908 Darüşşafaka Mezunin Cemiyeti'nin (Darüşşafakalılar Derneği)
kuruluşu
1909 Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye'nin yeniden kuruluşu ve
Darüşşafaka'nın Maarif Nezareti'nden geri alınışı
1914 Darüşşafaka Terbiye-i Bedeniyye Kulübü'nün (Darüşşafaka Spor Kulübü
Derneği) kuruluşu
1935 Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye adının “Türk Okutma Kurumu” olarak
değiştirilmesi
1953 Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye / Türk Okutma Kurumu adlarının
“Darüşşafaka Cemiyeti” olarak değiştirilmesi
1955 Darüşşafaka'da fen ve matematik derslerinin İngilizce olarak
okutulmaya başlanması
1964 Darüşşafaka'da yoksul-yetim çocuklarla birlikte babalı yoksul
çocukların da okutulmaya başlanması
1971 Darüşşafaka'ya kız çocuklarının da alınması
1977 Darüşşafaka'ya babalı yoksul çocukların alınmasının durdurulması
1993 Darüşşafaka'nın Fatih Çarşamba'daki tarihî bina'dan Maslak'taki
kampüse taşınması
Darüşşafaka’da Eğitim Vermiş Bazı Ünlüler
Namık Kemal
Ahmet Mithat Efendi
Sait Faik Abasıyanık
Selim Sırrı Tarcan
Yahya Kemal Beyatlı
Yavuzer Çetinkaya
Darüşşafaka’dan Öğrenim Görmüş Bazı Ünlüler
Ahmet Rasim
Aziz Nesin
Vasfi Mahir Kocatürk
Tekin Aral
Tolga Aşkıner
Berna Moran
Yalçın Pekşen
Çetin Alp
Dış bağlantılar Darüşşafaka Cemiyeti
Darüşşafaka Eğitim Kurumları
Darüşşafakalılar Derneği
Darüşşafaka Spor Kulübü
Darüşşafaka Tarihçesi
Darüşşafaka Kurucuları
Darüşşafaka tarih sayfaları
Günümüzde Darüşşafaka
Darüşşafaka’nın öyküsü bitmedi, devam ediyor, edecek.
Darüşşafaka, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne bir hayır
kurumu tarafından açılan ilk özel okul olarak miras kalmıştır.
Darüşşafaka, Yoksul ve yetenekli Türk ve İslam çocuklarına öğretim
olanakları sağlaması bakımından İlk Halk Okuludur.,
Darüşşafaka, tarihi “Eski Bina”nın projesinin esasını oluşturan hem
erkek hem de kız öğrencilerin yatılı eğitim görmesine dayanan karma
eğitim anlayışıyla bir öncüdür.
Darüşşafaka’nın bütün tarihi boyunca, öğrencilerin giyim, barınma, yemek
ve kitap masrafları, sağlık hizmetleri dahil tüm ihtiyaçları Darüşşafaka
Cemiyeti tarafından karşılanır. Ayrıca okulumuzdaki her öğrenciye her ay
belirli miktarda cep harçlığı verilmektedir.
Öğrencilerin sağlık kontrolleri okul revirinde ve ilgili sağlık
kurumlarında yapılmaktadır. Okul bünyesinde; dahiliye, diş,
kulak-burun-boğaz, cilt doktorları olmak üzere dört uzman doktor ve üç
hemşire görev yapmaktadır. Ayrıca bir göz hastalıkları uzmanı da
mevcuttur.
Okulumuzda, öğrencilerimize iyi bir öğrenim vermenin yanı sıra onları
hayata hazırlamak ve kültürel yönden zengin kılmak bakımından sosyal
etkinliklere de önem verilmektedir. Bu nedenle tiyatro, müze, inceleme,
kitap fuarı, piknik gezileri yapılmaktadır.
Rehberlik servisimiz beş danışman öğretmenle grup çalışmaları, bireysel
görüşmeler yaparak öğrencilerimizin her türlü sorunlarıyla ilgilenmekte,
Ergenlik Dönemi Psikolojik Sosyal Gelişim, Duyguların İfadesi gibi
seminerler, paneller konferanslar düzenleyerek öğrencilere bir çok
konuda yardımcı olmaktadır.
Okulumuzda sportif faaliyetler yaygın şekilde sürdürülmektedir. 150
okul, 200 kulüp lisanslı öğrencimiz vardır. Yedi dalda (voleybol,
basketbol, futbol, eskrim, hentbol, atletizm, izcilik çalışmaları
yapılmakta, modern spor salonlarımızda geleceğin bir çok başarılı
sporcusu yetiştirilmektedir.
Öğrencilerin laboratuarlarda tek tek deney yapabilmeleri için çeşitli
olanaklar sağlanmıştır. Böylece öğrenciler, kişisel çalışmalarının
sonuçlarını kendileri bulmakta ve izlemektedirler.
Öğrencilerimiz mezun olduktan sonra da okulla ilişiği kesilmemekte,
Üniversiteyi kazanan her öğrenciye okulu bitirene kadar burs
verilmektedir. Kazanamayan öğrencilere ise iş imkanı sağlanmaktadır.
Darüşşafaka da görgü, kültür ve sağlam karakterin yanında başarı
esastır. Her yıl Üniversite sınavındaki başarı oranımız artmaktadır.
Darüşşafaka’da halen 181 kız 401 erkek olmak üzere toplam 582 öğrenci
eğitim görmekte ve yüksek tahsillerine devam eden öğrencilere de burs ve
diğer yardımlarla destek sağlanmaktadır. Bu yolla Başbakanlık ve
Bakanlık müsteşarlarından diğer üst düzey bürokratlara, uluslararası
ödül kazanmış bilim adamı ve sanatçılardan yüzlerce doktor, hukukçu,
mimar ve mühendise, iktisatçı ve özel sektör müteşebbislerine hayat
vererek onları yaşatan kutsal bir yuva olmuştur.
Darüşşafaka ailesi başta Darüşşafaka Cemiyeti ve Darüşşafaka Eğitim
Kurumları olmak üzere Darüşşafakalılar Derneği ve Darüşşafaka Spor
Kulübü Derneği'nden oluşmaktadır. Bu dört unsura şimdi Yakacık
Bağışçılar Sitesi de katılmıştır. Bu kuruluşlar arasında sıkı bir bağ
mevcuttur ve tümünün amacı Darüşşafaka’nın adını her alanda yüceltmeye
çalışmaktır.
Bu aile, çeşitli sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerle
Darüşşafakalılık Ruhu'nu genç nesillere aktarmaya uğraşmaktadır.
|