.Kutsal değerlerimiz Turizm işgali
altında
Gazeteleri tam sayfa süsleyen ilan belki de dikkatiniz
çekmedi. Ama onu dikkatinize getirmek istiyoruz.

"Yola Çıkma Zamanı" sloganıyla verilen ilanda yanyana
durmasını tuhaf ve düşündürücü bulmamız gereken semboller
var. Biri İslam'ın, diğeri kapitalizmin..
Hangi yola çağrılıyoruz?
Konuyla ilgili odatv.com'da yer alan bir yazıda Vakit yazarı
Abdurrahman Dilipak'a "Bunu neden yazmıyorsun" diye
soruluyor. Yazı şöyle devam ediyor:
"Bugün gazeteleri tam sayfa süsleyen bir ilan var. İlan
Mresco Emlak Şirketi’ne ait. Emlak Şirketi Mekke’de yapılan
büyük bir gökdelenin reklamını yapıyor. Mekke’de yapılan
gökdelende devre mülk yöntemi ile satış gerçekleştirilecek
olan proje Türkiye, Kuveyt, Suudi Arabistan, Birleşik Arap
Emirlikleri, Mısır ortak projesi.
“Yola Çıkma Zamanı” manşeti ile verile ilanda çok önemli bir
ayrıntı var. İlanı veren şirket Kabe görüntüsünün üstüne
gökdelenleri oturtmuş.Yüzlerce Müslüman Kabe yerine
gökdelenlere doğru ibadet ediyor. İslam’ın temel değerleri
ile örtüşmeyen bu görüntü Müslümanlar’a yapılmış büyük bir
saygısızlık.

Gazeteleri tam sayfa süsleyen ilanda Kabe’nin görüntüsü
önemsiz bir ayrıntı gibi sunuldu. Şirket, gökdelenleri ise
Kabe yerine önünde ibadet edilecek bir merkez gibi sundu.
Para, mal, ticaretin İslami camiayı getirdiği son noktanın
halini gösteren ilan, dini değerleri de birer pazarlama
aracı haline getiren İslamcı kesimin içler acısı halini
gösteriyor. İslam onu savunduğunu iddia eden kesimlerce
üzerinden rant elde edilecek bir değer olarak sunuluyor.
İnanç ve iman yerine paranın geçtiğinin en büyük kanıtı olan
bu ilanda din daha çok daire satmak için yalnızca bir fon
kağıdı. İslam’ı ona yakın gözüken bu kesim pazarlayarak
kirletiyor.
Mekke, bu sözde İslamcı anlayış nedeniyle gökdelenler,
alışveriş merkezleri ile çevrilmiş durumda. Türkiye’de
meleklerin cinsiyetini tartışan İslamcı yazarlar ise Kabe’yi
pazarlayan bu anlayış ile kol kola. Her sene Kabe’ye gezi
düzenleyen Vakit Gazetesi ve onun yazarı Abdurrahman Dilipak,
Kabe’yi mahveden bu görüntüye neden tepki göstermiyor.
İslam’ı pazarlayan ve Allah’ın evini kirleten bu görüntülere
neden sessiz kalıyor.Yoksa Hüseyin Üzmez vakasında “benim
sübyancım iyidir” anlayışını savunan bu kesim Allah’ın evini
yıksa da “benim pazarlamacım iyidir” anlayışını mı
savunuyor? İslam’ı sözde İslamcı geçinen bu pazarlamacı
zihniyetten kim kurtaracak. Yoksa İslam halkı uyutan ve
evlerini pazarlayan bu tüccarların elinde çürüyüp gidecek
mi?"
oda tv yorumcusunun görüşlerine Abdurrahman Dilipak ne der,
bilemeyiz. Ama konu sadece Dilipak'ı ilgilendirmiyor.
Kutsal değerlerin bu derece kendisini "para" ile sembolize
eden kapitalist zihniyetle kuşatılmış olmasında, herkes
açısından düşündürücü olması gereken gerçekler var. Bu tablo
ve gidişat karşısında herkesin kendisini ciddi bir muhasebe
yapmakla yükümlü görmesi gerektiğine inanıyoruz.
Ve bu muhasebeyi yapmakta, herhalde daha fazla geç kalmamak
gerekiyor... Çünkü bizleri çağırdıkları "yol", pek hayırlı
bir yol değil...
|