Komşu Hakkı

 

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ

وَاعْبُدُوا اللّٰهَ وَلَا تُشْرِكُوا بِه شَيْـٔاً وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَاناً وَبِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاكينِ وَالْجَارِ ذِي الْقُرْبٰى وَالْجَارِ الْجُنُبِ وَالصَّاحِبِ بِالْجَنْبِ وَابْنِ السَّبيلِ وَمَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ مَنْ كَانَ مُخْتَالاً فَخُوراًۙ 

قال رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ  عَلَيْهِ وسَلَّم:  « مَا زَالَ جِبْرِيلُ 

يُوصِينِي بِالجارِ حتَّى ظَنَنتُ أَنَّهُ سيُوَرِّثُهُ » Nisa:36

 

Komşu Hakkı

        Değerli Müslümanlar.. İnsan yaratılışı gereği yalnız yaşayamayan daima başkaları ile komşuluk yapmak durumunda kalan sosyal bir varlıktır. Yüce dinimiz de komşuluk konusunda bizleri uyarmış, komşularımıza iyilik etmemizi Rabbimiz bizlere emretmiştir. 

 

Okumuş olduğum Ayet-i Kerime de Rabbimiz şöyle buyuruyor : ‘’Allah'a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya, elinizin altındakilere iyilik edin. Şüphesiz Allah, kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.’’  

Değerli kardeşlerim… Komşularımız bizlere kendi ailemiz ve akrabalarımızdan sonra en yakın olan insanlardır. Bu insanlara karşı Müslüman olan bizlerin de bazı görevleri, sorumlulukları vardır.

 

Bunların başında komşumuzun bizden emin olması gelir. Peygamber Efendimiz  :

 Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm:

- “Vallâhi imân etmiş olmaz. Vallâhi imân etmiş olmaz. Vallâhi imân etmiş olmaz” buyurdu.Sahâbîler:’’Kim imân etmiş olmaz, Yâ Resûlallah?’’ diye sordular.- “Yapacağı fenalıklardan komşusu güven içinde olmayan kimse!”  buyurdu.

 

Komşularımız bizlerin; elinden, dilinden, kalbinden, bakışlarından kısacası her şeyimizden emin olmalıdırlar.

Onların mallarına haksız yere uzanmamalı ,dedikodu ve gıybetlerini yapmamalı, kalbimizde onlara karşı haset bulunmamalı, mahremlerine bakmamalı, kendimize yapılmasını istemediğimiz şeyleri bizler de komşumuza yapmamalıyız.

 

Efendimiz şöyle buyuruyor:’’Sizden biriniz, kendisi için istediği şeyi, din kardeşi için de arzu edip istemedikçe, gerçek anlamda iman etmiş olamaz’’  

Aziz Mü’minler:

Nerdeyse bir köyün bir arada yaşadığı apartmanlarda aralarında sadece bir duvar olmasına rağmen hiç kimse yokmuş gibi bir birinden habersiz yaşayan komşular  var.

Unutmayalım ki komşu komşunun külüne bile muhtaçtır. Komşularımızın ihtiyaçlarını giderelim,onlara sıkıntılı zamanlarında yardım eldim.Evimizde pişirdiğimiz yemekten onlara ikram edelim.

 

Abdullah İbni Amr İbni Âs bir koyun kestirmişti. Hizmetçisine: “Yahudi komşumuza verdin mi? Yahudi komşumuza verdin mi?” diye telaşla sorduktan sonra

“Cebrâil As. bana komşuya iyilik etmeyi tavsiye edip durdu. Neredeyse komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandım.”  Hadis- i şerîfini okuyarak bunu Hz. Peygamber’den bizzat duyduğunu söylemişti. 

 

Rabbim cennette Efendimiz(s.a.v)’e komşu olmayı cümlemize nasip eylesin.

 

Bunlar cimrilik eden ve insanlara da cimriliği tavsiye eden, Allah'ın kendilerine lütfundan verdiğini gizleyen kimselerdir. Biz, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırladık. Nisa: 37

 

Bunlar, mallarını insanlara gösteriş için harcayan, Allah’a ve ahiret gününe de inanmayan kimselerdir. Şeytan kimin arkadaşı olursa, o ne kötü arkadaştır. Nisa:38

 

Allah'a ve ahiret gününe iman edip de Allah'ın kendilerine verdiğinden (O'nun yolunda) harcasalardı ne olurdu sanki! Allah onların durumunu hakkıyle bilmektedir. Nisa: 39

 

Allah şüphesiz zerre kadar haksızlık yapmaz, zerre kadar iyilik olsa onu kat kat arttırır ve yapana büyük ecir verir. Nisa:40