Öğrencilik yıllarımdı..
Tatilde köyüme gittim.
Dedemle sohbet ediyoruz..
Dedem bir ara sinirlendi ve:
“Hay dilini eşşek arısı sokmayasıca oğlum! Ne demektir “ÖRNEĞİN, YAŞAM, NEDEN….”dedi.
Anladım ki dedeme meramımı anlatamıyorum.
Malumunuz, o tarihlerde Türk Dil Kurumu,
CADI AVIna çıkar gibi, nerede ARAPÇA, FARSÇA
kelime varsa hepsini sözümona Türkçeleştiriyordu(!)
Biz de Türkçe derslerimizde o kelimeleri
dilimize pelesenk etmiştik.
Rahmetli dedem bu günlerde sağ olsaydı,
radyo ve TV.’lerden KORONA haberlerini dinleseydi
şu kelimelerden ne anlardı acaba??
Ya da kırsaldaki Ayşe teyzem, Ahmet amcam
bu kelimeleri anlıyor mudur dersiniz?
Hangi kelimeler mi?
Meselâ:
ENTÜBE,
PANDEMİ,
SOFİSTİKE,
OBSESİF,
FANTASTİK,
REORGANİZE vs. vs.
İçimden şu soruyu sorasım geliyor:
“Bir zamanların o hummalı çalışmalar yapan
T.D. Kurumu nerededir acaba??
KORONA GÜNLERİNDE aklıma takılanlar..
rahmetli Dedemi de hatırlatı..)))))