Köyün birinde merhametsiz, gaddar, fâkir fukara demeden ne bulursa çalan bir hırsız varmış.
Köylü bu hırsızdan kurtulmak için çareler aramış ve sonunda daha hırsızlık yapamasın diye O’nu köye İmam yapmışlar.
Hırsız, köylünün kendisini köye niçin imam yaptıklarını kısa zamanda anlamış.
Düşünmüş taşınmış kendi yerine çalmak için çaldıklarından % 50 pay vermek kaydıyla yakın akrabalarından iki hırsız kiralamış.
Hoca, kiraladığı iki hırsızın köylüyü daha rahat çalmaları için cemaati câmide uzun sure tutmanın yollarını aramış ve bulmuş.
Hoca cemaate, ‘’Şu karşı ki çamlı tepeye bir câmi yapalım. Çok uzak ama câmiye gitmek için atılan her adımın büyük sevabı vardır, her adım başına sevap yazılır’’ demiş.
Köylü, daha fazla sevap almak için bir hayli zaman yürüyerek çamlı tepede ki câmiye gitmeye başlayınca, Hocanın kiraladığı iki hırsızın işleri daha da kolaylaşmış.
Köylü işin farkına varmış ama evlerinde ne kazan, ne kap kacak, ne de yorgan yatak kalmış.
Buna rağmen köylü ‘’çalındık ama çamlı tepedeki câmiye gidip gelirken çok yol yürüyerek bir hali sevap aldık’’ diye teselli olmaya çalışmışlar.
Kıssadan hisse!
15 Ocak 2025
ORHAN KILIÇOĞLU
YORUMLAR