EĞER MİLLETİ ÇALIYORSAN FAHİŞEDEN BİLE AŞAĞILIKSIN!
Not;
Bu yazıda hiçbir makam veya kişi itham edilmeyip, sadece fakirlerin haklarına el uzatanların içine düştükleri zilletin iğrenç boyutları anlatılmaktadır.
Çalınan, SMA hastası çocukların tedâvi paralarıdır.
Çalınan, yoksul annenin bebeğinin biberonundaki sütüdür.
Çalınan, sabahları okula aç giden ve okul bahçesinde açlıktan bayılan körpe yavruların haklarıdır.
Çalınan, gecekondularda sofralardaki kuru soğana katık edilecek olan bir dilim ekmektir.
Haksız yere devletin hazinesinden bir kuruş dahi olsun yiyenin, yedirenin, keyfi harcayanın;
Karısı ors...bu,
Gelini kızı, f...hişe,
Oğlu p.uşt, kendisi ise ş.erefsiz- g.avat- p.ezevenk durumuna düşer ki Allah kullarını şeytana uyarak bu zillete düşmesinden korusun.
Dikkat ediniz!
Ors...bu, fahişe demiyorum,
Ors...bu ve f.ahişenin durumuna düşer diyorum.
Devleti çalan, çaldıran, yandaşlara peşkeş çekenler her kimse, bilinmelidir ki bu gibiler haramla büyümüş veled-i zinanın tekidirler, yâni p.içtirler!
Devleti çalanların, yetim hakkı yiyenlerin, devletin parasını sırf nefsi istedi diye olmaz yerlere (hanlara, köşklere, bineklere) harcayanların dini- imanı olmaz!
Bunları hoş görenlerin,
Destek olup muktedir yapanların,
''Çalıyor ama çalışıyor'' diyenlerin ise, ya akılları, ya imanları yoktur, ya da kendileri de hırsız ve ahlaksızdırlar!
Yetimin hakkı olan paraları yiyenler, çarçur edenler;
Ya başka bir millettendirler,
Ya haram kazanılmışlardır,
Ya dinsiz ve imansızdırlar,
Ya da ...... öyle, böyledirler!
Devleti çalmak, devletin hazinesinden hakkı olmayanı almak (yüksek maaş- birkaç yerden ayrı ayrı maaş- milyarlarca huzur hakkı- haksız ödenek- gereğinin çok üstünde harcırah gibi) keyfi ve şahsi harcamalarda bulunmak, iç ve dış seyahatlerde karısının- kızının masraflarını hazineden karşılatmak, devlet malını yandaşlara peşkeş çekmek, çeşitli isimler altında (Danışman- Bilirkişi- Yönetim Kurulu Üyesi- Uzman vs.) kadrolar açarak eşe dosta yüksek maaşlar vermek, dolaysıyla yetim malını yemek çok büyük günahlardandır ki böyleleri yarın mahşerde hesap terâzisinin başına boyunlarına takılı lânet halkalarıyla cehennem zebanilerince yüzleri üstü süründürülerek getirileceklerdir.
Cenab-ı Allah Kur’an Nisa suresi- 10 da bildiriyor ki;
"Yetimlerin mallarını haksız ve haram olarak yiyenler karınlarına ancak ateş yemiş olurlar. Onlar çılgın bir ateşe, Cehennem'e gireceklerdir"
Devletin malı ateştir!
Devletin malını yiyenlerin ağızlarından ateşler fışkıracak!
Devlet malını (yetim malını) yiyenlerin cehennem ateşi ile azâblandırılacaklarının Rabbimiz tarafından bildirilmiş olması, bu suçun ne büyük bir günah olduğuna delildir.
Bırakın devletin malını yemeyi;
Devlet Başkanı ve devletin kademelerinde idâreci olarak çalışan memurların bile verilen hediyeleri almaları mekruh olarak görülmüştür.
Sultan sofrasına oturanın (Devletin sofrasına oturanın) cenâze namazı kılınmaz diyor Mezhep İmamımız İmam-ı azam Ebu Hanife.
Ey câmi avlusunda fetva verip ahkâm kesen cemaat-i Müslim!
Biliniz ki devletin (yetimin haklarını) yiyen, yediren ve keyfi olarak harcayanlarla beraber olduğun, destekleyip muktedir kıldığın müddetçe su ile aldığın abdest seni mânevi kirlerinden ve iğrenç günahlarından arındıramaz!
Hırsızla- Arsızla- Milliyetsiz ve dinsizle olduğun müddetçe namazın seni kurtaramaz. Çünkü senin kıldığın namaz namaz değil, sadece kültür- fiziktir.
Senin seccade üzerinde yatıp kalkman jimnastikten başka bir şey değildir. Namazda ruhun değil sadece bedenin secdeye gidiyor senin.
Ey Hacı emmi!
Ey câmi cemaati!
Ey Hafize teyze! Bu söze kulak ver!
Namaz dinin direği,
İslâm'ın temel şartıdır,
Secde senin Mirac'ındır.
Namazsız asla olmaz, olur diyen insandan sayılmaz!
Amma velâkin;
Namaz ve kıble ehli olan bir kişi;
Ne çalar,
Ne çaldırır,
Ne çalanla bir olur,
Ne de çalanları över.
Hiç mi merhametin yok, vicdanın mı kurudu?
Bak gör;
Çalınan, SMA hastası çocukların tedâvi paralarıdır.
Çalınan, yoksul annenin bebeğinin biberonundaki süttür.
Çalınan, gecekondularda sofralardaki kuru soğana katık edilecek olan bir dilim ekmektir.
8 Ekim 2025
ORHAN KILIÇOĞLU