Kıymetli insan ve
aynı zamanda bana göre, bir ermiş olan, Dr. Mehmet Sakarya için bu
hatıramı yazmak ihtiyacı, sayfanızı okuduktan sonra duydum.
Yıl 1965 veya 1966 on onbir yaşındayım, babam Mahmutpaşa’da işportacı
pek varlıklı değiliz, çok hastayım ayaklarım davul gibi şişti ve kalbim
iyi çalışmıyor.
Doktorların teşhisi
kalp romatizması ilerlemiş bir safhada tedavisi zor masraflı pek ümitli
değil ve ben yürüyemiyorum.
Komşularımız
Ayvansaray’da bir deli doktoru olduğunu, ona gitmemizi parayla işi
olmadığını, sadece inanmak gerektiğini söylediler, bizde gittik.
Doktor bana baktı ve
iki sene evine tedaviye gelmem gerektiğini ve ilaçları inanarak içmem
gerektiğini söyledi ,ilaçlar,aspirin, sandos, coral,gibi çok sıradan
ilaçlardı.
Akşam eve gidince bir krize girdim ve çok fenalaştığımı annem söyledi.
Bunun üzerine annem doktor hakkında ileri geri konuşup reçeteyi bir
başka Doktora göstermek için aldığında reçetenin silindiğini görmüş.
Sabahleyin doktora tekrar gittiğimizde, doktor anneme bir daha kötü
kelimeler hakkında kullanmamasını tavsiye etti, Nerden bilmişti?.
Dün akşam çok
kötülediğini.
Ve annemi hiç muayene etmeden, 7 kere annemin ameliyat olduğunu
vücudunun dengeli çalışmadığını söyledi.
Benim bu hastalık yüzünden sünnet olamadığımı seneye iyileştiğimde
kirvem olacağını söyledi, bir sene sonra ben çok iyileştim.
Yürümeye başlamıştım,
benim sünnet düğünümde kirvem doktorumdu. Zaman, zaman beni eve
ziyarete geldiğinde, annem ne yemek sevdiğini sorduğunda, İki yumurtadan
başka bir şey istemediğini hatırlıyorum. |