TİMÜS BEZİ GERÇEĞİ
Bedenimizin fonksiyonları her ne kadar sinir sistemi üzerinde gerçekleşiyor gibi görünse de Bilinçli yaptığımız davranışların, Düşüncenin merkezi Ruhumuzdur, Modern TIP Ruhu kabul etmese de varlığı inkar edilemez, Ruhun görevlerinin Beyne yüklenmesi Tıbbın en büyük eksiğidir. Bir gün gelecek Göğsümüzde barınan Ruhumuzun bedeni nasıl kullandığı Timüs bezi üzerinden olduğunu itiraf edilecek tir. ESKİLERİN, TİMÜS BEZİNİN HEMEN ÜSTÜNE "İMAN TAHTASI" DEMESİ, BU SÖZ BOŞ BİR SÖZ DEĞİLDİR
Zekâ Bilinen bilgileri en doğru şekilde yorumlamaya yarar
Akıl Bilinmeyen bilgileri en doğru şekilde keşfetmeye yarar
AYNI ZAMANDA İMAN TAHTASININ HEMEN ALTINDA BULUNAN
Timüs bezi Anne karnında oluşumunu tamamlıyor doğumla birlikte 30-35 Gr. ulaşıyor.
Günümüzde bu organ genelde yaşlandıkça küçülüyor, 70-80 yaşlara gelindiğinde 3-5 Gr. lara kadar küçülüyor.
Buda gösteriyor ki Genelde maneviyatsız İmansız yaşayan toplumlarda Ruh - Akıl gereği kadar kullanılmadığı için körleşiyor küçülüyor görev yapamaz hale geliyor, Diğer organlarımızı da kullanmadığımızda aynı durum olduğunu biliyoruz.
Bu nedenle Zekâmızı kullanırken Aklımızı devreye sokmaya çalışalım, Akılsız düşünce başa beladır...
Çok zeki insanlar aldıkları kararların sonraki perdesini düşünemedikleri için genellikle parlak bir şekilde çıktıkları yolda, Neticede Hüsrana uğrarlar.
Aklını iyi kullanabilen kişiler anlık zarara uğrasa bile neticede parlak başarılara imza atarlar.
Aklını kullananlar ilk düşünmede Allaha iman eder Cennetlik olurken
Zeki kişiler hayatın gayesini düşünemeyip anı değerlendirdikleri için kaybeder genelde cehennemlik olurlar.
Çok akıllılar müteşebbis değildirler, Bir işe kalkıştıklarında her ihtimali düşünürler ve Kolay kolay Ticaret yapamazlar.
Çok zeki insanlar anlık karar verdikleri için Ticarette her fırsatı değerlendirir fakat akıllarını kullanmadıkları için genelde çoğu başarısız olurlar.
Zekâ beyin fonksiyorları ile gerçekleşirken
Akıl Ruhumuzun göğsümüzde odaklanmış "Cismi latif) bir varlıktır.
Akıl Ruhumuzun bir özelliğidir ve vucut ile irtibatı Tümüs üzerinden olmaktadır.
Günümüz materyalist bilim erbabı aklın beyinde faaliyet gösterdiğine inanmış olsa da ellerinde hiçbir somut bilgi belge yoktur.
Maneviyatçıların Kalp dediği göğsümüzde İman tahtası altındaki bir boşlukta var olduğuna inanılır. Duygusal düşüncelerimizin ilk tepki verdiği yer burasıdır.
Göğsümüzün sol yanında bulunan, Kan pompalayan Yüreğimize yanlış bir algı ile Kalp de diyoruz bu yanlıştır.
Duygusal, Düşünsel tepkilerin oluştuğu sinemizde "Timus bezi" vardır, bazı bilim insanları Timüs bezine kalp fonksiyonları vermektedir. Bu doğru değildir. Çünkü Kalp madde değil "cismi latif" denilen madde- enerji ötesi bir şeydir.
Tümüs bezi Ruhun bedene ulaştığı Beyne ulaşmada aracılık yaptığı bir organdır, mahiyeti tam bilinemediğinden Kandaki ak yuvarların üretildiği yer sanılıyor. Bu yanlıştır.
Tümüs bezi alınan, Çalışmayan kişilerin akli kabiliyetleri yok olacağını, Belkide öleceğini varsayabiliriz.
Günümüz tıbbı ve Bilimcileri Ruh'un varlığına inamadığı için Ruhsal hastalıklarda yerimizde sayıyoruz. Birgün gelecek Tümüs bezinin Ruhun uzantısı olduğunu öğrenecekler.
Admin: Abdullah Gözaydın
SOSYAL MEDYADAN:
Zeka nedir?
Zeka, öğrenme güdüsüdür. Merkezi beyindir, Bulunduğumuz maddi ortamdan edinilen bilgiler birikimini kazanma aracı olarak da tanımlanabilir.
Zeki olarak tanımlanan kişi ise bilgi birikimi yüksek kişi olarak ifade edilebilir.
************
Akıl nedir?
Akıl ise problemi çözme kabiliyeti olarak tanımlanabilir. Problem çözümü için tecrübe (bilgi) ya da öngörü gibi yeterliliklere sahip olmak gerekmektedir. Hiç karşılaşılmamış olan bir sorunun çözümü için geçmiş birikimlerimizi kullanırız.
Öğr.Gör. Hüseyin TURGUT / Tefenni MYO
-------------
Göğüs kafesi içinde bulunan ve binlerce sınaps (Ana sinir ucu) ile Timüs bezine bağlanan yumruk kadar bir boşluk var, Bu boşluğun ne işe yaradığını çok düşündüm. kalbe yaramıyor, akciğerlere yaramıyor. Birgün tesadüfen bir hoca efendiye bu durumu sorduğumda dediki; Düşüncelerimiz Korku ve heyecanlarımızın tepki verdiği yer beynimiz değil göğsümüzün ortasındaki İman tahtasının altındaki boşluktr ve Ruh burada bulunmaktadır. Söylediğiniz sinir sistemi ile beyne bağlanmaktadır herhalde dediğinde Artık beynin düşünce merkezi olarak görmeyi terk ettim.
Prof. Dr. Ayhan Songar
TİMUS BEZİ NEDİR?
Timus bezi, vücudumuzda iman tahtasının üzerinde, tiroid bezinin altında ve soluk borusunun önünde bulunur. Timüs bezi bir komuta-eğitim merkezidir. Tiroid bezi tarafından salgılanan T hücreleri yani lenfositlerin; vücut hücreleri ile vücuda zararlı olabilecek yabancı hücreleri ayırt etmeyi öğrendikleri yerdir timüs.
TİMUS BEZİ NE İŞE YARAR?
Timüs bezinde meydana gelecek titreşimlerin sıklığı kişinin genç ve sağlıklı yaşamasında paralellik gösterir. Yani Timüs bezi ne kadar çok titrerse kişi o kadar genç ve sağlıklı yaşar. Aşırı üzüntü anında atabileceğiniz bir " Kahkaha " veya gögsünüze vurabileceğiniz hafif dokunuşlarla Timüs bezinin titreşmesini sağlayarak direnç kaybını en aza indirebilirsiniz.
Aşırı üzüntü anında özellikle de bayanlarda gögüslerine vurduklarını görmüşüzdür. Bu olay tamamen beyin tarafından yapılan yani refleks kaynaklı bir harekettir. Kişi göğsüne vururken Timüs bezini titreştirir ve üzüntü kaynaklı bağışıklıkta olacak olan direnç kaybının önüne geçer. Kahkaha bağışıklık sistemini güçlendirir ve sizi genç tutar. Hayata daima gülümseyerek bakın ve bol bol kahkaha atmayı unutmayın.
***************
Timus nedir?
Timus, bir bez şeklinde bağışıklık sisteminin bir organıdır. İsmi, muhtemelen göğüste, "öznel arzuların ve duyguların hissedildiği yere yakın" konumu nedeniyle "kalp veya ruh" anlamına gelen eski Yunanca kelime olan timos'tan gelir.
Timus, insanın bağışıklık sisteminde önemli bir rol oynar. Bu küçük organda bazı beyaz kan hücreleri (T lenfositleri veya T hücreleri) yabancı hücreleri tanımayı ve onlara saldırmayı öğrenir. Bunu yapmak için, bağışıklık hücreleri, vücudun kendi yüzey yapılarını (antijenleri), örneğin bakteri veya virüsleri yabancı antijenlerden ayırabilecek şekilde şekillendirilir. Bu, bağışıklık hücrelerinin kendi vücudunuza saldırmasını ve sözde otoimmün hastalıkların gelişmesini önlemek için önemlidir.
Timus, her ikisi de bir bağ dokusu kapsülü ile çevrili bir sağ ve bir sol lobdan oluşur. Bu kapsülden, bağ dokusu telleri loblardan çekilir ve timusu, lobüller tirmi adı verilen birçok küçük lobüle böler. Her lobül, daha koyu bir korteks (korteks) ile çevrili hafif bir ilik bölgesinden (medulla) oluşur.
********************************
ADMİN: KONU HAKKINDA BİR MAKALE YAZMAK ZORUNDA KALDIM BURAYA İLİŞTİRDİM
Ruh Başka Can Başkadır.
Ruh İnsanlarda ve Cinlerde vardır,
Akıl Gibi, Akıl sadece İnsan ve Cinlerde var, Zeka; İnsan, Cin ve Hayvanlarda, Bitkilerde vardır.
TIP ta Beyin ölümü, bitkisel hayat dedikleri Beyin fonksiyonlarına devam ediyor ama bedene şuur, bilinç veren Ruh bedenden ayrıldığı için Beden yaşamaya devam ederken Kişi ölür.
Batıda bu Ruhsuz bedenleri 15-20 yıl yaşatılanı vardır, Solunumu ve Beslenmesi suni yolla yapılır fakat o ceset hiç şuurlu hareket edemez.
Bu nedenle TIP'ta fişini çektik tabiri bu Ruhsuz bedenler için kullanılmaktadır.
Maalesef Modern TIP Ruhu, Aklı ayrı bir varlık olarak tanımak istemediği için Ruh ve Akıl kabiliyetimizi beynin bir yerinde olduğuna inanıyor, Hiçbir ilerleme kaydedemiyorlar.
Prof. Dr. Ayhan Songar'ın tespitine göre Ruhun yeri sinemizdir, Göğüs kafesimizin ortası.
Ruh ve beraberindeki Akıl oradan tepki veriyor.
Ayrıca İman tahtası denilen göğüs kafesimizin ortasında çok yoğun "Sinaps" " Algılayıcı Sinir uçları olan Timüs organımız var (Sanıyoruz bu Sinaps'lar yolu ile Ruhumuz bedenin kontrol merkezi beyin ile ortak çalışıyor.)
Ruhsal ve Akli düşüncelerimizin tepkilerini göğsümüzde hissederiz.
Göğüs kafesimizde İman tahtası dediğimiz alanda acıma, heyecan, korku, sevinçlerimiz tepki verir.
Bu nedenle İstiklal marşımıza girmiş "Sinemizde-Göğsümüzde" İman dolu serhaddim var, demiş M. Akif Ersoy.
Ruh+Akıl birliktedir, Tezahürü Düşünme, Bilmediğimizi keşfetme, Vicdan, Merhamet, Allah'a bilerek iman etmek Aklı Kullanmak ile mümkündür. Aklını kullanmayanlar Kuranı kerimde kınanmaktadır.
DİPNOTLAR:
***Sinaps, nöronların (sinir hücrelerinin) diğer nöronlara ya da kas veya salgı bezleri gibi nöron olmayan hücrelere mesaj iletmesine olanak tanıyan özelleşmiş bağlantı noktaları
***Yunus 100: (Hayır!) Allah’ın izni olmadan (gerçeği araştırıp Hakka teslim olmadan) hiç kimse iman edemez. O (Allah) akıllarını kullanmayan (ve nefsi hevâlarına uyan) ları (imandan ve İslam’dan mahrum ve) murdar kılıp (bırakır).
***İsra 85: Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: “Ruh rabbimin emrindendir ve size pek az bilgi verilmiştir.”
***Secde Suresi, 9. ayet: Sonra onu 'düzeltip bir biçime soktu' ve ona Ruhundan üfledi. Sizin için de kulak, gözler ve gönüller var etti. Ne az şükrediyorsunuz?
***Hicr Suresi, 29. ayet: “Ben, Onun yaratılışını tamamladığım ve Ona Ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen Onun ("Adem'in" halifelik makamına hürmet) için secdeye varın!”
YORUMLAR