Abdullah Gözaydın

Abdullah Gözaydın

Fatih'in Demokratik Geleceği
fatihten@gmail.com

Diploma mı? Yetkinlik mi? Önemli

01 Mayıs 2025 - 15:00

BİLGİ ÇAĞINDA YAŞIYORUZ
Fakat bilginin en değersizleştiği bir zamandayız.
İnternet, Sosyal medya, Evrensel kaynaklar hap gibi yutuluyor, Bu kadar yoğun enformasyon içinde gençler istikrarlı bir yol bulmaktan aciz kaldı.

Kafalar bilgi çöplüğüne dönüştü, Çünkü hiçbirşey yeterince bilinmiyor, Gençler İstikbal için ne olacağım derken onlarca yol üzerinde hayaller kuruyor, Sonuç fiyasko...


Aslında üniversite diplomalarının da anlamsızlaştığı bir çağı yaşıyoruz. Nice diplomalı "sıfır birikimle" yetkin, etkin konumlara getirilirken, Yetersiz resmi eğitimi olan uzman kişilere fırsat verilmiyor.

ABD bunu aşmış, Dünyanın her yerinden kendisine sığınan gençlerin birikimlerini değerlendirdiğinde başarılı olanlara yetkinlik sertifikası verebiliyor.
Benimde gözlemlediğim "diplomalı" Mimar, Mühendis, Tıpçı, Yazılımcı Hayatın akışında rol alma kabiliyeti Birikimi olmayanlar çoğunluktadır. 

Bu etkisiz kişiler ya iş bulamıyor ya da görev aldığı sektörde hata yapması görmezden geliniyor, Deneme yanılma ile uzun yıllar sonra mesleki pratiğe kavuşabiliyorlar. Bu arada alınan yanlış kararların sonuçlarını görüyoruz, Yaşıyoruz, maalesef.

Ülkemizde 1980 sonrası liyakat yerini sadakate terk etti, Sonuç olarak diplomalı yetkililerin elinden ölüyoruz, sakat kalıyoruz, Sağlığımızı koruyamıyoruz.

Birçok uzman bu konuda gençleri uyarıyor, Üniversiteyi ciddiye almayın, Bir konuda kendinizi en kestirme yoldan yetiştirin, Kabiliyetinizi ispat ettikten sonra diplomayı çalışırken almanız çok daha kolay olacaktır.

DİP Not: Mahallemizde bir genç Liseyi bitirir (Bu arada internet programlarına merak sarar, web yazılım, Windows kurulumu öğrenir, +iş imkânı bulur” Uluslararası nakliyat “Lisans” okur, Tanıdık bir Lojistik firmada işe başlar, Bu firmada lojistikten çok web tabanlı işlerde istihdam edilir.
Kendini yetiştirmeye devam eder, Bu firmadan ayrılır, Artık yazılım konusunda yetkin biri olarak NTV de göreve başlar, birkaç yıl sonra Bir holdingde görev alır, Bu arada diplomalı yetkililerin emri altında mağdur olduğunu görüp 4 yıllık bir fakülteyi bitirip diplomasını alır. Bundan sonra ülkenin 1 numaralı holdinglerinde oldukça yüksek maaş ile sistem mühendisi olarak görev alır, Bu gün egede yazlığında yaşarken İstanbul merkezli büyük bir holdingde sistem kontrol yetkilisi olarak yaşamına devam ediyor.
Bu not anekdot gençlerimizin kulağına küpe olsun
********************


BİR ÖRNEK DAHA

Zar zor liseyi bitiren bir genç Sınavda Sakarya üniversitesi İnşaat teknikerliği "önlisans" kazandı.
Şansına Sakarya’da Çelik konstrüksiyon müteahhit yakını vardı, Okuluna giderken aynı zamanda bu firmada işe başladı, Fabrikanın lojmanında kaldı. Bu şekilde Yurt ve iş imkânını yakaladı. Mezun olacağı sıralar (Teknikerlik amele çavuşluğudur devam et mühendis ol diye baskı yaptım)

Mezuniyet sonrası tekrar YKS sınavına girdi Karadeniz teknik üniv. İnşaat fakültesini kazandı ön lisans okuduğu için fakülteye 3. sınıftan katıldı, 2 yıldan fazla iş tecrübesi mühendislik diploması almasında büyük destek oldu.

Çelik konstrüksiyon inşaat deprem bölgesi olan ülkemizde önemli bir sektör, Yaşadığı şehirde bazı inşaat firmalarında görev aldı 3 yıl sonra kendi firmasını kurarak iş hayatına devam ediyor.

Uyarı: hangi mesleği seçtiyseniz o işin pratiğinde mutlaka iş imkânı araştırın pratik yapın.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum