Kentsel Dönüşüm için Deprem Bahaneleri
Hükümet cari açığı çeşitli cezalar ve deprem Afet projeleri ile kapatmak istiyor gibi. Çevre Bakanı Özhaseki, Deprem konusunda İlla İstanbul üzerinde yoğunlaşmasının hayra alemet olduğunu sanmıyoruz, En fazla çarpık kentleşme İstanbul'da diyorlar amma, Bu yapılanmanın sorumlusu 1994 öncesi gecekondu şeklinde CHP-SHP ise 1994 sonrası Ak Parti misyonu devrinde apartmanlaşmaya dönüştürüldü.
07 Mart 2018 - 22:59
Günümüzde İstanbulda kentsel dönüşümü öngörülen alanların çoğu 1994 sonrası yapılan apartmanlar olduğunu Sayın Bakan Özhaseki itiraf etmek istemedi.
Hükümet ve bazı deprem uzmanlarının dilinden düşürmediği "İstanbul Depremi" cümlesi yanlış, Doğrusu Marmara depremi, yada kuzey doğu Anadolu depremi denmesi gerekiyor. Kaldıki İBB'si Japonlara yaptırdığı bir araştırma sonucunda İstanbul'un Marmara sahilindeki bazı ilçelerin dolgu alanlarında risk olduğunu, İstanbulun genelde sağlam bir zeminde bulunduğunu ortaya koydu.
Bu deprem çığırtkanlığının nedeni nedir?
Uygulamalardan gördüğümüz kadarıyla Kentsel dönüşüm projelerinde dayanak olarak sanal gerekçe oluşturuluyor.
İstanbulda ilk hayata geçirilen deprem dönüşüm projesi "Esenler Havalanı mah. dönüşüm projesi" TOKİ ve belediyelerin dışında vatandaşı mutlu etmediğini gördük"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki; yaptığı bir konuşmada;
Deprem konusunda "Hükümetin bir bakanı olarak tedirginlik yaşıyorum" dedi.
Sözkonusu bir deprem konusunda Türkiye'deki birçok insanın hala bilgisiz olduğunu söyleyen Özhaseki; "Japonlar bizden çok mu akıllı?" ifadesini kullandı.
Özhaseki: 2000 öncesi yapılan binalar deprem için riskli
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Mimar Mühendisler Grubu'nun etkinliğinde 'Herkes için şehir' başlıklı bir konuşma yaptı.
Bu konuda İstanbul'daki belediye başkanlarını uyarmaya çalıştığını ifade eden Özhaseki, hazırlanan yasa taslaklarını yakında Meclis'e getirerek, yasalaştıracaklarını bildirdi. Özhaseki, "Hızla kentsel dönüşüme girmek, sağlıklı binalara kavuşmak istiyoruz" dedi.
Özhaseki: İstanbul’u 1994 yılından beri bu hale CHP getirdi
Yapmaya çalıştıklarını 'acemi bir terzinin paramparça ettiği bir kumaşı yeniden bir araya getirip, birisinin üstüne elbise giydirebilmek için çaba' olarak anlatan Özhaseki, bunun özellikle rantın çok yüksek olduğu, menfaatlerin çekiştiği bir noktada dağları delmek kadar zor olduğunu söyledi.
Özhaseki, "Ama az çok olayı biliyoruz. Aklımız eriyor. Neler yapmamız gerektiğinin de farkındayız. Bu uğurda da büyük bir mücadeleyi vereceğiz" diye konuştu.
Bakan Özhaseki,
Depremle ilgili tedbirleri alma noktasında hiç kimse ciddi davranmıyor. Herkese düşen önce oturduğu ev depremsellik noktasında nedir, ne değildir baktırmak. Herkes fakir fukara veya 3 kuruş mühendislere para veremeyecek durumda değil dedi.
Özhaseki, özellikle 1999 depreminden önce yapılan binaların birçoğunun, eski yönetmeliğe tabi olduğu için risk taşıdığına dikkati çekerek, "Senelik 500.000 civarında bağımsız birimi, yapıyı değiştirmemiz lazım. 15 sene devam edersek 7,5 milyon civarında bağımsız birimi değiştirmiş oluruz. Bunu yapmaya gücümüz yeter. Malzememiz, teknik ekibimiz var. O zaman bir an önce başlamalıyız. Bu konuda teşvikler vermeliyiz. Belediyeleri biraz tahrik etmeliyiz. O konuda da çalışmalarımız son aşamaya geldi. Önümüzdeki günlerde de bunu ortaya koyacağız" diye konuştu.
İTÜ Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, Marmara'da 2 adet deprem beklendiğini söylerken "Yaptığım araştırmalara göre İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz. Deprem bilimciler her an deprem olabilir diyorlar ama hiçbirinde kanıt yok" dedi.
İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Karabük İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ile Karabük Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından düzenlenen 'Türkiye'nin Deprem Gerçeği' konulu konferansa katıldı.
Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Bütün depremler yer kabuğunun ilk 10 kilometre içerisinde olur. İlk 10 kilometre gevrek ve kırılgandır. Türkiye'de son 100 yılda 112 tane yaklaşık yıkıcı deprem oldu. 100 yılda 86.000 kişi öldü. 300.000'e yaklaşık kişi yaralandı" diye konuştu.
Prof. Dr. Ercan,
"Türkiye'deki depremlerin yüzde 33'ü göçüntü türü olan Batı Anadolu'dadır. Yüzde 13'ü de Doğu Anadolu kırığı üzerindedir. Türkiye'de deprem açısından en sakıncalı olan yer Kuzey Anadolu kırığıdır. Karabük, Kuzey Anadolu kırığının sadece 55 kilometre kuzeyinde yer alıyor. Bu yüzden depremden etkilenecek illerden bir tanesidir."
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Marmara'da iki büyük deprem beklenildiğini belirterek, "Kuzey Marmara'da 6.4 ile 6.7 arasında veya 7.0 ile 7.2 arasında deprem olabilir. Yaptığım araştırmalara göre İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz. Deprem bilimciler her an deprem olabilir diyorlar ama hiçbirinde kanıt yok" dedi.
---------------------
Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, deprem riskinin en fazla olduğu ilin İstanbul olduğunu işaret etti ve “Bu meselenin İstanbul’da bir kere daha özellik kazandığını biliyoruz. Bu yeni haritamızla aslında Türkiye’de nüfusun yüzde 27’si, binaların yüzde 26’sı en tehlikeli alanlarda bulunuyor. Ama bu yüzde 26’nın bütünü riskli bina değil, özellikle belli bir yıldan önce yapılan binalarda risk çok fazla” dedi.
470 TOPLANMA ALANINDAN 77'YE
Hükümet Nüfusun dörttebiri tehlikede' derken toplanma alanları bir bir şantiye oluyor
Ancak, iddia edilen riske rağmen İstanbul'da 1999 sonrası belirlenen 470 yeni toplanma alanı bugün 77'ye düştü. Bazına AVM ve rezidans, bazına yol ve köprü yapıldı.
Hükümet ve bazı deprem uzmanlarının dilinden düşürmediği "İstanbul Depremi" cümlesi yanlış, Doğrusu Marmara depremi, yada kuzey doğu Anadolu depremi denmesi gerekiyor. Kaldıki İBB'si Japonlara yaptırdığı bir araştırma sonucunda İstanbul'un Marmara sahilindeki bazı ilçelerin dolgu alanlarında risk olduğunu, İstanbulun genelde sağlam bir zeminde bulunduğunu ortaya koydu.
Bu deprem çığırtkanlığının nedeni nedir?
Uygulamalardan gördüğümüz kadarıyla Kentsel dönüşüm projelerinde dayanak olarak sanal gerekçe oluşturuluyor.
İstanbulda ilk hayata geçirilen deprem dönüşüm projesi "Esenler Havalanı mah. dönüşüm projesi" TOKİ ve belediyelerin dışında vatandaşı mutlu etmediğini gördük"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki; yaptığı bir konuşmada;
Deprem konusunda "Hükümetin bir bakanı olarak tedirginlik yaşıyorum" dedi.
Sözkonusu bir deprem konusunda Türkiye'deki birçok insanın hala bilgisiz olduğunu söyleyen Özhaseki; "Japonlar bizden çok mu akıllı?" ifadesini kullandı.
Özhaseki: 2000 öncesi yapılan binalar deprem için riskli
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Mimar Mühendisler Grubu'nun etkinliğinde 'Herkes için şehir' başlıklı bir konuşma yaptı.
Bu konuda İstanbul'daki belediye başkanlarını uyarmaya çalıştığını ifade eden Özhaseki, hazırlanan yasa taslaklarını yakında Meclis'e getirerek, yasalaştıracaklarını bildirdi. Özhaseki, "Hızla kentsel dönüşüme girmek, sağlıklı binalara kavuşmak istiyoruz" dedi.
Özhaseki: İstanbul’u 1994 yılından beri bu hale CHP getirdi
Yapmaya çalıştıklarını 'acemi bir terzinin paramparça ettiği bir kumaşı yeniden bir araya getirip, birisinin üstüne elbise giydirebilmek için çaba' olarak anlatan Özhaseki, bunun özellikle rantın çok yüksek olduğu, menfaatlerin çekiştiği bir noktada dağları delmek kadar zor olduğunu söyledi.
Özhaseki, "Ama az çok olayı biliyoruz. Aklımız eriyor. Neler yapmamız gerektiğinin de farkındayız. Bu uğurda da büyük bir mücadeleyi vereceğiz" diye konuştu.
Bakan Özhaseki,
Depremle ilgili tedbirleri alma noktasında hiç kimse ciddi davranmıyor. Herkese düşen önce oturduğu ev depremsellik noktasında nedir, ne değildir baktırmak. Herkes fakir fukara veya 3 kuruş mühendislere para veremeyecek durumda değil dedi.
Özhaseki, özellikle 1999 depreminden önce yapılan binaların birçoğunun, eski yönetmeliğe tabi olduğu için risk taşıdığına dikkati çekerek, "Senelik 500.000 civarında bağımsız birimi, yapıyı değiştirmemiz lazım. 15 sene devam edersek 7,5 milyon civarında bağımsız birimi değiştirmiş oluruz. Bunu yapmaya gücümüz yeter. Malzememiz, teknik ekibimiz var. O zaman bir an önce başlamalıyız. Bu konuda teşvikler vermeliyiz. Belediyeleri biraz tahrik etmeliyiz. O konuda da çalışmalarımız son aşamaya geldi. Önümüzdeki günlerde de bunu ortaya koyacağız" diye konuştu.
İTÜ Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, Marmara'da 2 adet deprem beklendiğini söylerken "Yaptığım araştırmalara göre İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz. Deprem bilimciler her an deprem olabilir diyorlar ama hiçbirinde kanıt yok" dedi.
İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Karabük İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ile Karabük Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından düzenlenen 'Türkiye'nin Deprem Gerçeği' konulu konferansa katıldı.
Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Bütün depremler yer kabuğunun ilk 10 kilometre içerisinde olur. İlk 10 kilometre gevrek ve kırılgandır. Türkiye'de son 100 yılda 112 tane yaklaşık yıkıcı deprem oldu. 100 yılda 86.000 kişi öldü. 300.000'e yaklaşık kişi yaralandı" diye konuştu.
Prof. Dr. Ercan,
"Türkiye'deki depremlerin yüzde 33'ü göçüntü türü olan Batı Anadolu'dadır. Yüzde 13'ü de Doğu Anadolu kırığı üzerindedir. Türkiye'de deprem açısından en sakıncalı olan yer Kuzey Anadolu kırığıdır. Karabük, Kuzey Anadolu kırığının sadece 55 kilometre kuzeyinde yer alıyor. Bu yüzden depremden etkilenecek illerden bir tanesidir."
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Marmara'da iki büyük deprem beklenildiğini belirterek, "Kuzey Marmara'da 6.4 ile 6.7 arasında veya 7.0 ile 7.2 arasında deprem olabilir. Yaptığım araştırmalara göre İstanbul'da deprem 2045'ten önce olamaz. Deprem bilimciler her an deprem olabilir diyorlar ama hiçbirinde kanıt yok" dedi.
---------------------
Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, deprem riskinin en fazla olduğu ilin İstanbul olduğunu işaret etti ve “Bu meselenin İstanbul’da bir kere daha özellik kazandığını biliyoruz. Bu yeni haritamızla aslında Türkiye’de nüfusun yüzde 27’si, binaların yüzde 26’sı en tehlikeli alanlarda bulunuyor. Ama bu yüzde 26’nın bütünü riskli bina değil, özellikle belli bir yıldan önce yapılan binalarda risk çok fazla” dedi.
470 TOPLANMA ALANINDAN 77'YE
Hükümet Nüfusun dörttebiri tehlikede' derken toplanma alanları bir bir şantiye oluyor
Ancak, iddia edilen riske rağmen İstanbul'da 1999 sonrası belirlenen 470 yeni toplanma alanı bugün 77'ye düştü. Bazına AVM ve rezidans, bazına yol ve köprü yapıldı.
YORUMLAR