Tahir Bulut

Tahir Bulut

Gönül Defterimden
tahirbulut@hotmail.com

SOLAKLI DERESİ'NİN SONU

05 Mart 2017 - 03:24

SOLAKLI DERESİ'NİN SONU (Allah rahmet eylesin)

Yine bir gerdanlığı kurban eyledik HES'e

Hani o neslimize kök salacak Solaklı

Gülün,çalın,oynayın;tokmağı vurup kös'e

Milyon yıllık yaşamın son bulacak Solaklı

***

Seni de mi aldılar ''hırs'' denilen yarışa

Değerin pula döndü,boyunsa bir karışa

Demek buymuş ederin;satıldın üç kuruşa

Der miydin ''güzelliğim yok olacak'' Solaklı

***

Kendini 'deha' gören ey akıl çalıkları

Nerde kırmızı pullu o alabalıkları

'Bir bu dünya var' sanan Allah'ın alıkları

Ukba'da hepinizden hak alacak Solaklı

***

İlk senden öğrenirdik yaylanın dokusunu

Küstürdün çiçekleri,vermiyor kokusunu

Şimdi kim söyleyecek dağların türküsünü

O eşsiz rayihayı kim salacak Solaklı

***

Göllerinde yüzerdik,iki adam boyunda

Ay,her gece inerek yıkanırdı suyunda

kalmamış kıvrımların;hırçın akan huyun da

Kim var ki,gecelere ak çalacak Solaklı

***

Pür-nur akan suların vurmuyor taştan taşa

Çamur ve lağımlarla kirlendin baştan başa

Gel Tahir,buralarda yaşa daaa;nasıl yaşa

Güzelliğin yadımda sağ kalacak solaklı

***

Sesin ninni olurdu kundaktaki bebeye

Artık seyretmek hayal,çıkarak en tepeye

Ey melek ! Davacıyım ! Bunu kaydet tapeye

Bu dâva kıyamette görülecek Solaklı

***

Tahir BULUT 

..................................................................................................

Deniz kıyısında şirin bir kasaba olan, Of'un içinden denize dökülen Solaklı Deresi; Çaykara'dan yukarı çıkarak yüreği gibi çatallaşır.

Bir ucu Uzungöl istikametinden Kaçkarların uzantısı Kırklar dağının kuytularına,bir ucu Soğanlı dağının soğuk sularına erişir.

Geçtiği yerlere her türlü nimeti,bolluğu,bereketi cömertçe savuran bu dere aynı zamanda binlerce flora türü ve zengin bitki örtüsünün de can suyudur.

Sularında nev-i zatına münhasır alabalıklar,''bıyıklı,mustaka''dediğimiz balık türleri ve sazan çeşitleri barındırır.

Vadinin gelmiş geçmiş bütün gençleri yüzmeyi hırçın sularında,kaya koltuklarında oluşan göllerinde öğrenmiştir.

Sahile yakın köylerinde oturanlar baharın taşkın sel sularıyla getirdiği odunları toplayıp yakacak ihtiyacını karşılamışlardır yıllar yılı.

Zamanın mahcup delikanlıları geceleri 'şeytan aldatması'na uğradıklarında; o zamanın evlerinde şimdiki gibi banyo ortamı olmadığından gusl abdestini bu derede aldılar yıllar yılı.

Yukarıda sadece küçük bir kesitini verdiğim olgular şimdilerde Dİ'li geçmiş zaman oldu,zamanla MİŞ'li geçmiş zaman olacak...

Peki bu durumun sorumlusu kim?

Elbette ki biz yöre sakinleriyiz;o kadar sakiniz ki kafamıza pisleseler sesimiz çıkmaz !

Çıksa bile örgütlenemeyiz;fevri yaparız feveranı !

Fırtına deresi Solaklı'dan daha mı çok flora zenginliğine sahip?

Hayır,daha güçlü siyasetçileri ve daha örgütlü halkı var,bu yüzdendir ki,o halk 'HES'leri sokmamıştır vadilerine !!

Ne olmuş peki,ülke enerjisiz mi kalmıştır?

Ülke ekonomisine,enerji zenginliğine fazlaca katkısı olmayan fakat tahribatı çok büyük olan bu eylemin sorumlusu olarak tamamen siyasetçileri görüyorum ayrım yapmadan.

Buradan sadece beş-on iş adamı kârlı çıkmıştır,o da sadece bu yalancı dünyada...

Sizleri bilemem lakin bu duruma sebep olanlara ben şahsım olarak hakkımı helal etmiyorum ki,yeryüzünde şahsıma zarar vermiş veya hakkım tarafına geçmiş bütün insanlara hakkım helaldır.

Saygılarımla...

Tahir Bulut