Abdullah Gözaydın

Abdullah Gözaydın

Fatih'in Demokratik Geleceği
fatihten@gmail.com

INTERNET VE SOSYAL TEBLİĞ ÇALIŞMALARIM

13 Ağustos 2019 - 00:07

1998 yılında İnternet tanıştım, ICQ, Mirc, sesli chat, msn, forum siteleri, Youtube, dailymotion, facebook, Twitter, Instagram derken bu günlere geldik.

Hala önemli bir zaman aralığında sosyal medyayı kullanıyorum.

Önceleri insanları tanımak, Milli manevi sosyal mesajlar verebilmek için gayret ettim.

Hayatımın önemli bir kısmı "kaçak" geçtiği için fazla sosyal çevrem olmamıştı, İnsanlar için yalnız yaşamıştım, 

12 yıllık bir mahkumiyetten sonra 180 derecelik bir düşünce dönüşü ile hayat tecrübelerimi yeni nesle anlatmak, yaptığım hatalara onların düşmemesi için gayret içinde oldum.

Diyalog için insanları tanımam gerekiyordu, Bu nedenle her türlü kişi ile sanal imkanlarla konuştum, tartıştım, yazıştım.

İnternet'te 21 yılıma girdiğim bu günlerde hala bıkmadan umutsuzluğa düşmeden "Bir kişiyi" dahi olsa yanlıştan dönmesine vesile olmak tek amacım.

Maalesef insanları tanıma konusunda hala yolun başındayım, toplumsal davranışlar her gün değişiyor.

Eğitim sistemi, Basın ve yayın ilkeleri, magazin, spor, müzik, seyahat, siyaset, politika, din algısı ve yaşantısı,kültürel değerler en az İnternet kadar hızla değişiyor.

ve her gün yeni bir bilgi uygulama ile karşı karşıya kalıyorum, Dünyamızı kontrol etmek isteyen güçler takip edilemeyecek bir hızda değişim deformasyon aykırı fikirleri toplumlara ulaştırıyor.

Artık hiçbir umudum kalmadı, genede mücadeleye devam diyorum, Hedefim ateşi söndürmek değil Tarafımın belli olmasını sağlamak...

Ben hiç değişmedim demeyi çok isterdim. Hayır zaman ve mekan bizi de değiştiriyor, Biz bunca tecrübeden sonra deformasyonda kısmen kendimizi koruyor toplumu geriden takip edebiliyorum.

Dip Not: Türkiye Cumhuriyeti Müslüman Türkler (Irk değil Millet) olarak yarınlarda bu kimliğimizi korumak pek mümkün olmayacağa benziyor, Biz görür müyüz bilmiyorum, Ama vasiyetimdir. Dilinizi, Dininizi, Kültürel farklılıklarınızı inatla koruyun, Siz yaşamamış olsanız bile yeni neslin yaşaması için gayret gösterin.

Köle, Mülteci, Geçici sığınmacı durumuna düşmemek istiyorsanız bu konuda duyarlı olun.

Yarın bir mağduriyet yaşarsanız (Allah korusun) Onlar gibi oluruz diye inanıyorsanız yanılıyorsunuz.

bakınız Cumhuriyetin ilk yıllarında Yunanistanla olan mübadelede gönderdiğimiz Hristiyan Türkler bir asır geçmesine rağmen Yunanistan da hala 1. sınıf vatandaş değiller, Birçok alanlarda istihdam edilmeleri engelleniyor.

ÖZGÜR YAŞAYAMADIKTAN SONRA YAŞAMANIN NE ANLAMI KALIYOR Kİ?