ASGARİ ÜCRETE İMAN ETMEYEN KARDEŞİME!

Asgari ücret: Bireyin ölmeden ve sağlıklı düşünemeden geçinip, sistemin devamlılığını sağlamak için çalışan, üreten, sistem için mücadele eden patronu ve idarecisi olmasa aç kalacağını düşünen kişilere verilen ödüldür.



Sekiz milyarlık insanlık aleminin kazancını bir avuç insan sömürürken “buna da şükür bunu da bulamayanlar var” diyorsan ne dini, ne dünyayı ne peygamberimiz ARKADAŞIMIZ MUHAMMED’i ne de Allah’ı tanımadın demektir.



Ey asgari ücretli kardeşim:

Senin hakkını senden başka alacak güç yoktur.

Neden Kur-an’da kul hakkı ile ilgili ayet yok hiç düşündün mü?

Allah, yetim ve acizlerin hakkını gözetin, koruyun derken kul hakkında neden.....?

Özetle hakkını sen arayacaksın!



Ey asgari ücretli kardeşim:

Sana öyle oyun oynadılar ki, ülkende ki fabrikaları boykot edip işine gitmedin ama ülkendeki fabrikaları satın alan patronların seni boğaz tokluğuna çalıştırmasına razı geliyorsun?

Yahudi hak yemez yalanına inandın değil mi?

Yahudi ucuzcu adam değil.

Tüm haklarını yer ve sonra bir kuruşunu sana verir sende O’nu adam sanırsın!

Ah!!!!! Aaaah!!!



Asgari ücretli kardeşim:

Bu evreni cennete çevirmeden, diğer evrende cennet bekleme ve kimsenin seni cennet ile kandırmasına izin verme.

Ayrıca Allah fakiri falanda sevmez.

Fakiri sen sevmiyorsun ki....



Allah der ki:

Allah çalışanı sever!



Nerden biliyorum!

Kur-an’dan!



Sen kimden öğreniyorsun Allah’ın fakir sevdiğini?

Dinciden!



Asgari ücretli kardeşim:

İşte bu nedenle sana bilmediğin dil ile kitap okutuyorlar!

Uyuşturup sisteme köle ediyorlar!



Karnın doymuş gibi, ibadetini sorguluyor ve hangi dile ile ibadet yapman gerektiğini öğretiyorlar.

Aç ayı oynar mı?

Atalarından haber al!



Onlara de ki:



“Müslüman kitabını anladığı dil ile okursa, ibadetini hangi dil ile yapacağının hükümünü anladığı kitaptan çıkarır.!



Yine de anlamazsa, Maturudi ve Azam gibi sultanın sofrasına oturarak fetva vermeyen, çileye talip olmuş, aklı, vicdanı ve hür irfanı seçmiş büyük fikir adamlarının görüşlerine bakabilirler”



Asgari ücretli kardeşim:



Elimizde Kur-an olduğu sürece kimse bizi, ne dincilikle, ne ırksal güçle, ne parasal güçle asla esir alamaz.

Bize düşen görev kitabımızı anladığımız dil ile okumak!

Kur-an hocaya, ulemaya, şuna buna inmedi...

Kimse bilmem ne hocadan alıntı ile, şöyle dedi ile size ahkam kesmeye tevessül etmesin.

Zira Kur-an, “bu kitap, hocaya, ulemaya indi” diye bir ayetten söz etmiyor.

Ve diyor ki:

İşte böylece biz onu apaçık âyetler olarak indirdik. Kuşkusuz Allah dilediğini doğru yola iletir.



Yani sen dilemezsen Allah’da dilemez.

Dilemek için anlamak, anlamak içinde okumak gerekir!



Doğru yolda olana selam olsun!