Ne zaman din ile ilgili bir konu açılsa Atatürk ve din ilişkisi ortaya atılır kendilerini laik olarak tanımlayanlar da İslamcı olarak tanımlayanlar da O’nun dine ve dindarlığı olan mesafesinden dem vurmaya başlarlar.
Gelin dilerseniz hakikatlere bakalım kısaca…
Türkiye’de kendilerini laik olarak tanımlayan kesim de İslamcı olarak tanımlayan kesim de Cumhuriyet’in bir adeta bir dinsizlik projesi olduğu konusunda üç aşağı beş yukarı farklılıklarla örtüşürler. Her iki kesimde siyasi alanda istismardan elde edecekleri kazançlar yüzünden aslında Cumhuriyetin bir ***doğru dindarlaşma projesinin ***olduğunu görmezden gelirler ve bu hakikati hep örtmeye çalışırlar…
*ÖNCE ŞU AYASOFYA MESELESİNİ ARADAN ÇIKARTALIM*
Ayasofya kapatılmamıştır, kilise yapılmamıştır. Zira **müze **yapılmasında dayanak olan** kararname** tartışmalıdır. Yine o dönemlere rastlayan birçok dini mekan; dergah, yatır, türbe, dini ziyaret yerleri... müzeye çevrilerek korunmuştur. Konya’daki **Mevlana Külliyesi, **İstanbul **Galata (Şeyh Galip) Mevlevihanesi, Eyüp Sultan Külliyesi’nin **bir kısmı gibi.
Elbette ki Ayasofya’nın durumu farklıdır. O bir **Fetih Sembolüdür, Fetih Camiidir **ve Camii olarak kalmalıdır.
TÜRKİYE’DEKİ CAMİLER, MEALLER, TEFSİRLER, DİNİ YAYINLAR VE CUMHURİYET
1. Türkiye’deki camilerin tamamının kimliği (vakfedeni, yapılış tarihi, mimarisi, kapasitesi vs.) Diyanet İşleri Başkanlığı kayıtlarında vardır. Türkiye’de şu anda 85.000 civarında camii mevcuttur. Bilgilere Diyanet İşleri Başkanlığı kaynaklarından **Bilgi Edinme Yasası **gereğince ulaşabilirsiniz. Sorun bakalım bu 85 bin caminin kaçı Cumhuriyet sonrası yapılmıştır. Sormaktan eriniyorsanız köyünüzdeki yakın köylerinizdeki camilerin tarihlerine bakın kaçı Cumhuriyet öncesinde yapılmıştır. Karşılaşacağınız sonucu ben şimdiden söyleyeyim **kahir ekseriyeti **cumhuriyet döneminde yapılmış imam ve müezzinleri de devlet tarafından atanmış, devlet bütçesinden maaşları ödenmiştir.
1. Cumhuriyet dönemine kadar 1000 yıllı İslam dairesindeki hayatımız içinde Türkçe Kur’an ve Tefsir’i sayısı bir elin parmaklarını geçmezken Cumhuriyetle birlikte yüzlerce meal, onlarca tefsir yapılmış ve milletin anlayabileceği dilden binlerce dini kitap basılmıştır… Bunların için benim en çok önemsediğim ise; askere gelen her gence ücretsiz dağıtılan eski Diyanet İşleri Başkanı **Ahmet Hamdi Akseki’nin (**Merhum Osman yüksel Serdengeçti onun yeğenidir) **Asker’in Din Kitabı’**dır. Kitap, yıllarca Anadolu’nun dağ köylerinde dini eğitimden mahrum bırakılmış gençlere dinini, diyanetini öğretmek için yazılmış bir eseredir. Küçük bir ilmihaldir
1. Cumhuriyetin en önemli projelerinden biri de **din adamı yetiştirme projesidir. **Batı felsefesinden İslam Felsefesine, musikiden edebiyata, sosyolojiden mantık ilmine kadar donanmış din adamları yetiştiren **İmam-Hatip Okulları **açmış yetinmemiş **İlahiyat Fakülteleri **ile dini eğitim taçlandırmıştır…
Şimdi sorarım size; Cumhuriyete ve onun kurucusuna bu bilgiler ışığında nasıl dinsiz dersiniz?
ŞUNU HEP SÖYLÜYORUM
Bu ülkede kendilerini laik olarak ifade edenlerle İslamcılar hep birbirlerinden beslenirler… Bu ülkeyi kutuplaştırarak kutuplaşma üzerinden rant elde ederler…
İşte biz ülkücüler bunun için varız. Bu milletin merkezinde milletin kendisiyiz. Hep hakikatin yanındayız.
**Resim: ***1925 Yılında basılmış Askere Din Dersleri Kitabı Ahmet Hamdi Akseki*
YORUMLAR