Biz Neyi eksik bıraktık - Kiracı hakları

Ulusal Deprem Konseyi- Kentsel dönüşüm - Biz Neyi eksik bıraktık - Kiracı hakları

Herkes gibi üzgünüm, öfkeliyim, yorgunum. En çok da ben demiştim, biz demiştik duygusu kahrediyor insanı.
Bugün Haluk Eyidoğan'ı dinlerken birden hatırladım. Eyidoğan, başkanı olduğu Ulusal Deprem Konseyi'nin Ocak 2007'de kendilerine hiçbir bilgi verilmeden kapatılıverdiğini anlattı. O zaman gerekçe olarak Konseyin işlevinin sona erdiğini açıklamışlardı . Oysa 2007, kentsel dönüşüm furyasının şahlanışa geçtiği yıl oldu. Sulukule, Tarlabaşı bu süreçte yok edildi. Deprem gerekçesiyle başlatılan kentsel dönüşüm sürecinin ilk aşamasında Deprem Konseyi'nin lağvedilmesi organize kötülüğün bir başka kanıtı. Biz karşılaştığımız pek çok uygulama, işittiğimiz söz karşısında ne kadar aptal bunlar diyoruz. Oysa aptallık falan değil gayet akıllıca işler bunlar.
Bize gelirsek; zaman zaman eş dost arasında dile getirdiğim düşüncemde ne yazık ki haklı olduğumu kanıtladı bu deprem. Kentsel dönüşümün karşısında duran bizler rant, barınma hakkı, yerinden edilme, kültür mirasının gördüğü zararlar üzerinde yoğunlaştık. Hiçbirimiz deprem üzerine düşünmedik. Kentsel dönüşüm projelerinin depremle bağını kurmadık. Bu konuyu hiç tartışmadık. Deprem Konseyi'nin lağvedilmesinden de anlaşılıyor ki deprem mutlaka üzerinde durulması gereken bir konuydu. Bazen bir davaya odaklanınca vizyonumuz daralıyor. Oysa hayat kompleks bir şey. Aslolan bu kompleks sorunları bir bütün olarak ele alabilme bakış açısı ve becerisi.

Öte yandan dün Yaşar Adanalı twitter'da soruyordu depremzede kiracıların hak sahipliği meselesi ne olacak diye. Biz Sulukule'de kiracıların  hak sahibi olmalarını sağlamıştık. Ben ayrıntılara hakim değilim ama başta Hacer Foggo olmak üzere o süreçte yer alan arkadaşlar ayrıntılı bilgi verebilir.

Kayıplarımız için çok üzgünüm huzurla, ışıklar içinde uyusunlar.

Sevgiyle,

Derya Nüket Özer