ÇOCUKLAR! ÇIKARIN SINAV KAĞITLARINIZI

DEĞERLİ DOSTLAR!
ŞU fotograf karelerinde görünen ihtiyar delikanlara, 50-55 yıl önceki hocaları böyle diyor "ÇIKARIN KAĞIT- KALEMLERİ! " Hem de bir iftar saatinden sonra, tam da çayların yudumlandığı saatte. Ve ardından diyor ki: "Boş durmayın, sürekli artı değer üretin, hareket halinde olunuz, öğrenin ve öğretin."
Hocanın karşısındaki ak saçlı öğrencileri, mezun oldukları okulun genç delikanlıları değiller artık. İstanbul'un Çarşamba semtindeki okullarında yedi yıl okumuşlar ve daha sonra bir kısmı Üsküdar/Bağlarbaşı'sındaki 4 yıllık okullarının sınıflarında okuuyup mezun olmuşlar.
Artık şimdi onlar, ya MÜTEHARRİK YA MÜTEKAİT (oturan ) emekli olmuşlar.
Ama Hocaları, 80'li yaşlarına rağmen halâ müteharrik olduğu için öğrencilerine de boş durmayın, üretken olunuz," diyor.
O günler mazide kaldı.
Onlar şimdi hasret gideren iftar sofralarında buluşup, ruberu sohbet ediyor, hasret gideriyorlar
Milyonlarca insanın, ancak SUya, SABUNa ve YALNIZLIĞA yüz sürdüğü bu çağda onlar, yanaklarını birbirine sürüyor, tokalaşıp birbirlerine sarılıyorlar. Bu, onlar için terapi oluyor doğrusu.
Bu fakir de onların arasındaydı bu akşamın iftarında. Hocası TAYYAR ALTIKULAÇ'ın elini öpmek istedi ama o, tevazı gösterip öptürmedi öğrencilerine elini.
Bir ara Hasan Elik Hoca ile ayak üstü sohbet ettim.. Adresimi aldı ve bendenize KUR'AN Malini göndereceğine dair söz verdi.. Şanslıydım ben hem dostlarla sohbet, hem iftar hem de Kur'an'ı Kerim meali .
.
Rabb'im, her birimize sağlık ve esenlik içinde yaşanan uzun bir ömür bahşetsin inşaallah. Darı bekaya göçen öncülerimize de rahmet, mekanlarını cennet eylesin.