Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı'nın galibi büyük kurtarıcı Gazi Mustafa Kemal Paşa Trabzon şehrine ve insanına çok kıymet veren büyük bir tarihi şahsiyet ve devlet adamıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon’a ilk gelişi 15 Eylül 1924, ikinci ziyareti 27 Kasım 1930’dur. Son ziyaretini ise 10 Haziran 1937 tarihinde yapmış, Atatürk Köşkü’nde konaklayarak vasiyetini de burada Trabzon da yazmıştır.
Son dönemlerde, tarihimizle ilgili bir çok karalama kampanyaları ile birlikte yetkisiz ağızlardan yakışık almayacak sözler sarf edilmektedir. Doğru Türk tarih'i yakın döneminize ait bütün, belgeler, vesikalar ve hatıratlar ortadadır.
Trabzon’un hemşehrisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu banisi ve bilge lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon’a ilk gelişi vesilesi ile Trabzon'luları ne kadar önemsediğini ve yine ne kadar çok sevdigini bir çok ziyaretiyle de bu durumu göstermektedir..
Atatürk’ün Trabzon’u üç kez ziyaret etmesi en son 10 Haziran 1937 tarihinde yapmış olduğu ziyaretin de Atatürk Köşkü’nde konaklayarak vasiyetini de orada yazmıştır. Son dönemlerde, Atatürk ile ilgili tarihimizle inkâr ve hatta ciddi manada çarpıtma ve hakaret noktasına giden söylemlerle karşılaşmaktayız.
Trabzon’un hemşehrisi Cumhuriyet’in kurucusu banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon’a ilk gelişi vesilesi ile bu kahraman şehrin insanlarını yakından tanımak istemiş ve kendisine Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı sırasında destek olan yiğit Trabzon evlatlarının arasında olmak istemiştir. Elbette Doğu Karadeniz de stratejik bir öneme sahip Trabzon şehrinin jeopolitik konumunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk de bilmektedir.
Trabzon’u fetheden ecdadımız cihan hükümdarı Fatih Sultan Mehmed Han ile Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan’ın anasının fetih ile ilgili arasında geçen şu konuşmasını arz etmek isterim; Hey oğul bir Trabzon kalesi için bunca zahmet nedendir. dediğinde verdiği şu cevabı nasıl unutalım. ‘Hey ana bu zahmet din yolundadır. Zira bizim elimizde İslam’ın kılıcı vardır. Eğer bu zahmeti çekmezsek bize gazi demek yalan olur.
Bugün yahut yarın huzuru ilahiye çıkınca mahcup olurum dediği yer Trabzon’dur burası. Yani Trabzon’un fethi ile Bizans’ın son kalesi Anadolu'da ki bakiyesi, toprak olarak Osmanlı ülkesine katılmıştır. Azınlıklar meselesi de mübadele ile son bulmuştur. Daha geçtiğimiz günlerde kutlanan Zigetvar seferinde ömrünü tamamlayan yani bütün hayatını millet ve din uğruna seferlerde geçiren Kanuni’nin doğduğu şehrin Trabzon olduğunu nasıl unutalım.
Büyük devlet adamı ve Osmanlı Paşası Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkışıyla ilgili Trabzon ve Trabzonlular hakkındaki şu konuşmasını nasıl inkar edip, nasıl unutturalım; İlk defa Samsun’a ayak bastığım zaman, bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın ilk sırasında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. Sakarya Büyük Meydan Savaşı’nda, üçüncü tümen ile yetişen Trabzon evlatlarının savaş meydanında gösterdikleri kahramanlık ve özverilerin değerli anısı daima beynim de canlı kalacaktır.”
Atalarımızın bizlere emanet bıraktığı bu cennet vatanımızı Trabzon'un evlatları olarak aziz şehidimiz genç kahramanımız Eren Bülbül gibi bir yiğidi kucaklamanın ve onu bağrında misafir etmenin onurunu ve gururunu yaşamaktadır..
Ali KARACA
Araştırmacı Tarihçi
Yazar ve Şair
YORUMLAR